51 ile gelenler 51 le gidecektir!!!

51 ile gelenler 51 le gidecektir!!!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Yüzde 51?in, bir puan aşağısına düştüğünde `bu millet bana git diyor` diyebiliyorsan sana helal olsun. Bu seçimlerde yüzde 5 ile gelenler, yüzde 51 ile gidecektir" dedi.

 Bahçeli, partisinin Mamak,Altındağ,Keçiören,Yenimahalle ve Kazan İlçe Belediye Başkan Adaylarının  seçim bürosunun açılışını gerçekleştirdi.

Açılış sonrası bir konuşma yapan Bahçeli, Ankara’nın son yasa değişikliğiyle mülki sınırlarının bütünüyle Büyükşehir Belediyesine dahil edildiğini ve hizmet alanının genişlediğini söyledi.

Bu alanda ayrım yapmadan herkesi kucaklayabilecek bir anlayışla yönetecek belediye başkan adayına ihtiyaç olduğunu belirten Bahçeli, bu özelliklerin MHP’nin adayı Mevlüt Karakaya’da bulunduğunu savundu.MHP’nin ilçeleri ile büyükşehirde el ele vererek, "önce ülkem, sonra partim" diyerek hiç kimseyi ayırmadan çalışacağını anlattı. Bu seçimlerin geçmiş dönemlerde yapılanlardan çok daha farklı anlamı olduğunu ifade eden Bahçeli, üç önemli seçimin ardı ardına yaşanacağını hatırlattı.

 

Bahçeli, "Bu üç siyasi olay milli irade tarafından doğru algılanırsa Türkiye’nin kaderi değişecek demektir. Türkiye’nin siyasi ikliminin yeniden şekilleneceği demektir. Bunun daha açık ifadesi bu seçimlerde sonuç AKP’den kurtulma demektir. Bu şuurla hareket etmeliyiz. Önce sandığa gideceksiniz, oylarınızı kullanacaksınız. Sandığa gitmek demokratik bir hak ve görevdir. 18 yaşına gelmiş her vatandaşımız mutlaka sandığa gitmelidir. Sandığa gitmekle kalınmamalı, gelişen olayları iyi değerlendirmeli, Türkiye`nin geleceği ülkenin toprak bütünlüğünün korunması, bütün imkanlardan herkesin adil yararlanması için bir karara varmalı ve sandığa yansıtmalıdır. Sandığın korunması oyların hileli hale gelmemesi, güvenlik içerisinde herkesin rahatlık içinde oylarını kullanılması gerekmektedir."

Emeklerinin boşa gitmemesi için sandık görevlilerinden mutlaka sandıklara sahip çıkmasını da isteyen Bahçeli, "Yıllardı hakkımızı gasp eden, davamızı sömürenlere `artık yeter` diyeceksiniz. Sandığa sahip çıkacaksınız, davanıza gölge düşürenleri affetmeyeceksiniz. Hepinizi böyle bir dönemde göreve çağırıyoruz, Türkiye’de ne olup bittiğini anlamalı ve anlatmalıyız. Mamak’ı, Altındağı, Keçiören’i,Yenimahalle’yi,Kazan’ı  sizden istiyorum, artık yeter diyeceksiniz, davanızı kimseye peşkeş çektirmeyeceksiniz. Türkiye’de artık MHP’ye ihtiyaç vardır, yolsuzluğun kökünü kazımak, vatanın birliğini korumak için" diye konuştu.

 

Bahçeli; 30 Mart`ın yeni bir siyasi sürecin başlangıcı olduğunu da ifade eden Bahçeli, AK Parti`nin 11 yıldan bu yana iktidar olmasına karşın kendilerine verilen milli irade desteğini anlayamadığını iddia etti. AK Parti`nin kendini milletin üstünde görmeye başladığını savunan Bahçeli, "Millet iradesini alarak ülkeyi yönetmeye talip olanlar, bu imkanla güç alanını genişletmek ve bazı hedeflere ulaşma hedefi gütmekteler. İşte bu andan itibaren Recep Tayyip Erdoğan kontrolden çıkmıştır. Bu güç kendisini farklılaştırmış, yoldan çıkarmıştır. Şu an Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ülkeye verebileceği hiçbir hizmet kalmamıştır. Siyasi hayatı bitmektedir" iddiasında bulundu. 

"Öyle bir gençlik geliyor ki bu gençler 2023 yılında Türkiye’yi yöneten gençlerdir, bu gençlerimiz çok zekidir, bazı olayları çok iyi anlamaktır" diyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir ayakkabı kutusu meselesi gündeme geldi. Ayakkabı alsanız kutusunu ne yapacaksınız ama hiçbirinizin aklına 4,5 milyon doların ayakkabı kutusuna konulması gelir mi? Bir genel müdür böyle yapıyor. Gençler bu partiye bunun üzerine `ayakkabı kutusu partisi` dedi. Baba oğlun konuşmasının sonunda bir isim daha koydular, `aileyi kalkındırma partisi.` Böyle bir süreci yaşıyoruz, yolsuzlukla rüşvet çok önemlidir. Ülkede gerekli tedbirler alınmazsa toplumu, devleti çökertir. Bunlar `komplodur` diyor telefon konuşmalarından sonra `montaj` diyor. Biz mitinglerde montajın ne olduğunu görüyoruz. Esas montaj orada. Biz ilçe ilçe dolaşıyoruz, gel sen de dolaş Recep Tayyip Erdoğan, şuradaki saf temiz bir kalabalık. Bunun hesabının sorulması lazım. Bir şeyden başlamak lazım. 30 Mart`taki seçimde hepimizin birinci görevi, kendi inandığımız kadrolarla seçimi kazanmaya çalışmaktır."

Başbakan Erdoğan`ın "Partim birinci parti olmazsa siyaseti bırakırım" dediğini aktaran Bahçeli, "Yüzde 51’in, bir puan aşağısına düştüğünde `bu millet bana git diyor` diyebiliyorsan sana helal olsun. Bu seçimlerde yüzde 51 ile gelenler, yüzde 51 ile gidecektir" dedi.

MHP`nin Ankara’daki tüm adayları ile seçimlere tek başına katılacağını ve hiç kimseyle açık veya gizli ittifak yapmayacaklarını söyleyen Bahçeli, "Hiç kimsenin iktidarı için belediye başkanlığı için, bu güzide dava insanları kimsenin siyasi hambalı olmayacaktır. Hiç kimsenin taşeronu olmayacaktır. MHP 45 yıldır var olan bir siyasi parti olarak `sıra bendedir` diyerek bu görevlere taliptir" ifadelerini kullandı.

 

Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın bir ara seçimle milletvekili seçildiğini hatırlatan Bahçeli, "116 gün sonra, AK Parti`nin milletvekili olmayan birisi milletvekili yapılıyor. Arkasında da Türkiye`nin başbakanlık makamına getiriliyor. Buradaki ilişki nedir? Sayın Baykal bu desteği CHP olarak Recep Tayyip Erdoğan`a niye veriyor? Böyle bir karanlık ortamdan gelerek, Türkiye`nin başbakanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan hayatıyla ilgili her şeyi anlatmıştır. Simit yediklerini, altı yırtık ayakkabıyla gezdiklerini, nerelerde hangi şartlarda çalıştıklarına şahit oluyorsunuz, hakkında yazılmış 12-13 kitap var burada alayı var. Her şey var, bu 116 gün yok, Sayın Başbakan bir gün bu 116 günü bir anlat."

Başbakan Erdoğan`ın yasama, yargı, yürütme ve medya üzerinde hakimiyet kurduğunu ileri süren Bahçeli, "Konuşmalardan rahatsız olan Başbakan`ın bir `Alo` demesi yeter olmuştur" ifadesini kullandı. 

Erdoğan`ın Anayasa Mahkemesi ve HSYK`nın yapısını değiştirmek gibi gizli bir gündemi bulunduğunu ve bunu yavaş yavaş hayata geçirdiğini savunan Bahçeli, bunun kabul edilemez olduğunu ve MHP`nin referandum öncesinde söylediklerinde haklı çıktığını öne sürdü. 

"11 yıllık AK Parti iktidarında açlık, asayişsizlik Türkiye`nin manzarası haline gelmiştir" iddiasını gündeme getiren Bahçeli, şunları dedi:

"Hangi partiden olursak olalım 17 Aralık 2013 Türkiye için bir kara gündür, AKP içinse bir yüz karasıdır. Çünkü 17 Aralık 2013 günü bir savcı, yürüttüğü bir soruşturma kapsamında 41 kişinin tutuklanmasını istedi. Tutuklananlar arasında belediye başkanları, 4 bakan çocuğu bir de İran`dan gelmiş ne olduğu belirsiz 29 yaşında bir uşak var. Bunlardan 41 tanesi tutuklanıyor. Gerekçe, kamu ihalesine fesat karıştırma, imar üzerinde yolsuzluk, rüşvet. Bir banka genel müdürünün evinde ayakkabı kutusunda 4,5 milyon dolar var. 17 Aralık`taki olayın kapsamı budur. Bu AK Parti`nin milletin karşısında söyledikleriyle çelişir. Bu yolsuzluk ve rüşvettir. Sayın Recep Tayyip Erdoğan üzerine gitseydi, bir başbakan olarak daima kalabilirdi ama bunu reddetti. Dedi ki `bunlar komplodur.` Savcının iddianamesini reddetti. Dört bakan çocuğunun adı geçiyor, bu gerçekler varken sen nasıl komplo dersin. Dört tane kuvvetin kendisini koruyacağını zannetti. Yolsuzluk ve rüşvet iktidarları korumaz, devirir. Türkiye 82 günden beri bunu konuşuyor. Türkiye`de yolsuzluk ve rüşvet toplumsal bir hastalıktır bu hastalık kalıcı olursa toplumu çürütür, devleti çökertir. Bunla mutlaka mücadele edilmesi lazımdır."

Başbakan Erdoğan`ın devletin imkanlarını kullanarak büyük mitingler düzenlediğini ve yaşananların üzerini örtemeye çalıştığını ileri süren Bahçeli, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan artık sen siyasi ömrünün tükenmekte olduğunun farkına var. Sana birilerinin dur demesi lazım. AKP`de dur diyecek cesaretli adam yok mudur acaba" diye konuştu.

Katıldığı bir televizyon programında neyle beslendiği sorulan Erdoğan`ın "bal, kaymak" cevabı verdiğini ifade eden Bahçeli, "Sayın Başbakan 17 Aralık`tan sonra anlaşıldı ki yetimin, öksüzün, yoksulun, açın, herkesin hakkını yiye yiye ülkenin balı ve kaymağını yemişsin" görüşünü savundu.

Erdoğan`ın kullandığı "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısının da artık bir anlamının kalmadığını savunan Bahçeli, "Yol tek yöne düşmüştür, o da Yüce Divan`dır. Önünde iki çıkış vardır, ya yolsuzluk ve rüşveti kabullenip Yüce Divan`a gidecek ya da bunu inkar edecek. Artık yapacağın bir şey kalmadı, haysiyetin varsa istifa et. Yoksa direnebildiğin kadar diren, bu milli irade 51 ile gelmişsen, 51 ile seni gönderir" dedi.

10 milyon civarında genç nüfusun sandığa gideceğini hatırlatan ve gençlere seslenen Bahçeli, şunları kaydetti:

"Sokaklar cazibeniz olmasın, sokaklar karanlıktır, kirlidir, sokaklar kanlıdır. Kim sizi sokağa davet ediyorsa milletimizin düşmanıdır. Ama gençler olarak demokratik hakkınızı kullanabilirsiniz. Ama sakın ola şiddete yönelmeyiniz. Sizin düşünmeniz için söylüyorum, taşları bırakın sandığa gidin, çarşaf gibi bir liste var, hangisi iradenize uygunsa vurun yumruğunuzu oraya. Pusulada üç hilal özel bir yerde, oy pusulasının en sonu. En sonunda üç hilal var. Bunu gönül gözüyle okuduğunuzda `en son umudum sensin` diyor, vatandaşların en son umudu milliyetçi harekettir ve milliyetçi hareket son sözünü söylememiştir. Bunu başarabilmek için sandığa gideceksiniz, en son umudumuz milliyetçi hareket diyeceksiniz." 

 orhan aydan



Anahtar Kelimeler: 0

Ankara

02.05.2024

  • İMSAK 04:04
  • GÜNEŞ 05:40
  • ÖĞLE 12:51
  • İKİNDİ 16:40
  • AKŞAM 19:51
  • YATSI 21:21
  • Perşembe 16.4 ° / 9.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 18.2 ° / 8.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 14.5 ° / 8.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı