İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugünkü grup toplantısında partisinin Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) Tarım Bilimleri Akademisi projesini açıkladı. Akşener AOÇ Orman Çiftliği Tarım Bilimleri Akademisi’ni, “Biz Atatürk’ümüzün mirasına, tarımla ilgili vizyonuna, köylülerimiz için hayal ettiği sosyo-kültürel gelişim fikrine ve O’nun toprak, ağaç ve doğa sevgisine sahip çıkmak için hazırladık” sözleriyle duyurdu, projenin ayrıntılarını anlattı.

İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanlığı/ANKARA

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener TBMM'de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, partisinin yeni projesini duyurdu. Atatürk’ün ilerici tarım vizyonundan hareketle AOÇ’yi şanına ve amacına yaraşır şekilde Tarım Bilimleri Akademisi haline getireceklerini söyleyen Akşener, “Akademi ile ilgili çalışmaları 5 yıl içinde tamamlayarak gelecekteki gıda güvenliğimizi güvence altına alacağız. Yani Akademi’yi bir milli güvenlik unsuru olarak göreceğiz” diye konuştu.

İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanlığı koordinasyonunda hazırlanan AOÇ Orman Çiftliği Tarım Bilimleri Akademisi projesi ile Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasını devam ettireceklerini dile getiren Akşener, Akademi’yi adına yakışır şekilde bölge coğrafyasının en yüksek düzeyli araştırma, bilgi ve bilişim merkezi yapacaklarını belirtti.

Büyük Veri Sistemi: “Ülkemizde hâli hazırda, tarımsal alanda bulunmayan, büyük veri altyapısını, Tarım Bilimleri Akademisi bünyesinde oluşturacağız” diyen Akşener, bu sistemin daha önce duyurdukları ARTAGAN Projesi’nin tarımla ilgili ekosistemi olacağını belirterek, bu sistem sayesinde tarımsal büyük verinin, sektörün ve ilgili paydaşların hizmetine sunulacağını söyledi.

Araştırma ve Geliştirme: Akşener, AK Parti iktidarında tarımda Ar-Ge çalışmaları için harcanan paranın bir yıl içinde 84 milyon lira azaldığına dikkat çekerek, Akademi’nin aynı zamanda tarım alanındaki Ar-Ge çalışmalarına da yön vereceğini belirtti. Makine ve teçhizat sanayisinde yer alan 174 Ar-Ge merkezinin içinde tarımla ilgili Ar-Ge merkezinin olmadığını vurgulayan Akşener, “İşte size, AK Parti’nin tarım ve teknoloji vizyonu” sözleriyle bu duruma tepki gösterdi. İktidarın çapsız bir Ar-Ge anlayışı olduğunu ifade eden Akşener, “Akademi ile ülkemizi, sadece hammadde ve düşük katma değerli ürün ihraç eden ülkeler liginden hızla çıkaracağız” diye konuştu.

Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Biyoçeşitlilik Merkezi: Tarım Bilimleri Akademisi bünyesinde Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Biyoçeşitlilik Merkezi’nin de yer alacağını duyuran Akşener, Türkiye’nin biyoçeşitlilik zenginliğinden bahsederek, “Uluslararası tohum firmalarının ülkemize ait tohumları kendi adlarına tescil ettirdiklerini ve bunlar üzerinden milyarlarca dolar para kazandıklarını biliyoruz. Dünyada yıllık tohum ticaretinin 50 milyar doların üzerinde olduğu günümüzde, ülkemizin bu değerden sadece 162 milyon dolar pay alması izah edilecek bir durum değildir” değerlendirmesini yaptı. Akşener, AOÇ Tarım Bilimleri Akademisi’nin genetik kaynakların geri alınabilmesini sağlayacak bir kurum olacağını söyleyerek, “AOÇ, hedeflediğimiz bir Akademi haline geldiğinde, 50 milyar dolarlık dünya tohumluk ticaretinden en az 10 milyar dolarlık pay almamız mümkündür” dedi.

Bilişim Merkezi: Ülkemizdeki tarımda yapay zeka kullanma oranının düşüklüğünden bahseden Akşener, Türkiye’nin Tarım 4.0’a geçmesini kolaylaştırmak için Akademi içinde Bilişim Merkezi kurulacağını söyledi. Akşener, bu Merkez’in İYİ Parti’nin 25 bin yeni işletme ve 40 bin Gönüllü Toplu Tarım İşletmesi projeleriyle birleştiğinde tarımdaki yıllık brüt hasılata yaklaşık 120 milyar TL ve yüzde 22 civarında ek katkı sağlayacağını vurguladı.

50 Tarım Meslek Lisesi: AOÇ Tarım Bilimleri Akademisi projesi kapsamında “yaparak, yaşayarak ve deneyimleyerek öğrenme” yaklaşımı ile 50 Tarım Meslek Lisesi açacaklarını da duyuran Akşener, bu okullarda çiftçi çocuklarına pozitif ayrımcılık yapılarak, ek kontenjan ve ek puan verileceğini ifade etti. Bu liselerden mezun olacak her gence iş imkânı sağlanacağının sözünü veren Akşener, tarım sektörünün şiddetle ihtiyaç duyduğu öğretici-uygulayıcı teknik eleman açığının da bu liseler aracılığıyla giderileceğini aktardı.