‘Demokrasi ve Toplumsal Uzlaşı´ tartışıldı

‘Demokrasi ve Toplumsal Uzlaşı´ tartışıldı

CHP Çankaya ilçe örgütünün ‘Çankaya Buluşmaları´ başlığı altında başlattığı panel buluşmalarının ikincisini Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezinde gerçekleştirdi. ‘Demokrasi ve Toplumsal Uzlaşı´ konulu panelin Modaratörlüğünü CHP Diyarbakır 1.sıra

Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, Meclis Üyeleri ve çok sayıda partilinin katıldığı panelin açılış konuşmasını ilçe Başkanı Selçuk Dereli yaptı.  Sorunların çözümlerinde iletişim, diyalog ve uzlaşmanın çok önemli unsur olduğunu vurgulayan Dereli,  uzlaşmanın, tarafların her istediğini kendi meşrebinde elde ettiği anlamına gelmediğinin altını çizerek, şöyle konuştu;

UZLAŞI VE TOPLUMSAL KAZANIM

“Uzlaşmak, ‘Ben kazandım, o kaybetti´ demek değil. Uzlaşma, karşılıklı kazanıma, toplumsal kazanıma hitap ediyorsa, sorunların çözümü de genel anlamda kolaylaşıyor demektir.  Uzlaşan toplumların bu deneyimlerinin sonucu, sağlıklı bir demokrasinin inşası için son derece önemlidir. Koşullar ne olursa olsun, önce dinlemeyi öğrenmek gerekir. Dinlemek, karşıdaki şahsı anlamaya yönelik ciddi bir eylem olduğundan dolayı iletişimin ve uzlaşmanın olmazsa olmazıdır. O halde, dinlemek ve kendini karşındakinin yerine koyup bir de onun gözünden olaylara bakmak ‘bakış açısını kurgulamak´ doğru olandır. İşin özeti; Birbirimizi dinlemeyi bilmek ve dinletmektir. O zaman bugün burada, yada yaşam alanlarımızda konuştuğumuz, tartıştığımız Demokrasi ve uzlaşı kültürü daha anlamlı hale gelecek, toplumsal bir başarı hikayesine dönüşecektir.´´

CHP Çankaya İlçe Başkanı Selçuk Dereli´den sonra söz alan modaratör Naci Sapan kısa bir açılış konuşması yaparak sözü panelistlere bıraktı. Sapan, müştereklerde olmazsa bile asgari müştereklerde buluşmak, uzlaşmak, toplumsal bir mutabakat sağlamak, sorunların çözümünün anahtarı olabilir´´ dedi.

UZLAŞAMAYANLAR DİKTATÖRDÜR

Panelin ilk konuşmasını Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer yaptı. Usluer, her konuda empati yapmanın uzlaşıyı ve hoşgörüyü beraberinde getireceğini, uzlaşı kültürünün tevazuyu gerektirdiğini söyledi. Uzlaşı kültürünün olmadığı yerde şiddetin devreye girdiğini anlatan Usluer, “Uzlaşmak biat etmek değildir. O nedenle biat la uzlaşıyı birbirinden ayırmak gerekir. Ülkedeki son duruma baktığımızda, biat kültürünün ağır bastığını görüyoruz. Uzlaşmıyorlar. Uzlaşamayanların sonu diktatörlüktür´´ dedi.

AKP, DÖKÜLEN KANLARIN SORUMLUSUDUR

Panelin ikinci konuşmacısı Tunceli Milletvekili Gürsel Erol, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu´nun bilgisi dâhilinde 81 ili dolaşacağını, şimdiye kadar dolaştığı illerde tabanın sesine kulak vererek, ortak bir politika oluşturma çalışması gerçekleştirdiğini, bununla birlikte ortak bir dilin oluşturulması gerektiğini, ortak dilin, ortak politikanın Cumhuriyet Halk Partisinin başarısının temeli olacağını aktardı.

Gürsel Erol, konuşmasının devamında Kürt sorununun tek başına bir sorun olarak ele alınamayacağını, bunun artık ulusal bir sorun haline geldiğini, doğru çözüm hamleleri ile sorunun TBMM çatısı altında mutlaka çözülmesi gerektiğini anlattı. Doğu ve Güneydoğu illerinde son dönemlerde yaşanan çatışmalar ve ölümlere de değinen Tunceli Milletvekili Gürsel Erol, dökülen kanların tek sorumlusunun AKP olduğunu vurguladı.  

CHP OLARAK SORUMLULUK ÜSTLENMELİYİZ

Son konuşmacı Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, genel anlamda toplumsal uzlaşmanın nasıl ve ne şekilde olması gerektiğini tartışırken, içe dönük olarak parti içinde de bunun nasıl olması gerektiğinin tartışılmasının şart olduğunu söyledi. Ülkenin içinde bulunduğu çatışmalı ortama AKP ve PKK´nın işbirliği ile gelindiğini belirterek, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu sıkıntılı dönemde mutlaka sorumluluk almak zorundayız´´ dedi.