Açılış programına ayrıca Ankara Valisi Ercan Topaca, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Vali Yardımcısı Fatih Ahmet Kurt, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Uslan, Kaymakamlar, Belediye Başkanları, İl Müdürleri, Turizm Akademisyenleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna, TÜRSAB MYK Başkanı Engin Şahin, Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu Başkanı Gökhan Tufan, Turizm İşletmeleri Derneği Başkanı Birol Akman ve ATİS Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Bilgin Aygül katıldı. 

Ankara Kulübü Derneği Seymenleri ve Kuzeyin Uşakları´nın sergilediği halk oyunları gösterisiyle başlayan programda Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Numan Kurtulmuş yaptığı konuşmada, Travel Expo 3. Uluslararası Turizm Fuarının Ankara´mız ve ülkemiz için hayırlı olmasını temenni ederek:

“Az sonra Guinness Rekorlar Kitabı´na girecek ilginç bir denemeyi hep beraber göreceğiz. Türkiye gerçekten son derece zengin, son derece bereketli bir coğrafya. Üzerinde oturduğumuz bu vatan toprakları gerçekten çok geniş bir coğrafyanın kültürel zenginliklerine, birikimlerine sahip. Türkiye Troya´dan Osmanlı´ya kadar çok sayıda büyük medeniyetin ev sahibi olan, tabiri caizse bu medeniyetlere beşiklik yapmış olan bir ülke. Türkiye´nin sahip olduğu bu büyük değer, bu zenginlik aynı zamanda çok büyük bir çeşitliliği de barındırıyor. Gerek İslam medeniyeti dönemlerine ait olan büyük eserler gerek İslam öncesi dönemlerin şaheserleri Anadolu´nun dört bir tarafında yer alıyor ve sürekli bunların gün yüzüne çıkarılması ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu açıdan bakıldığında diyebiliriz ki Anadolu toprakları dünyanın en büyük arşividir. Anadolu toprakları, Türkiye toprakları dünyanın en zengin -tabiat varlıkları, kültür varlıkları ile- okunan en büyük kütüphanesidir. Bu çerçevede zenginliklerimizi, çeşitliliklerimizi bütün dünyaya dünya turizminin dikkatlerine sunmak için canla başla çalışıyoruz.” diye konuştu.

2018 yılının Türkiye´de Troya Yılı olduğunu belirten Sayın Kurtulmuş, “Troya´nın da bir mutfak kültürü var, bir yemek kültürü var. Şimdi onu da dünyaya tanıttık, onu da dünya turizminin dikkatine sunmak durumundayız. Dün Sayın Başbakanımızın da katılımıyla 2018 yılı Türksoy Türk kültür başkenti olarak ilan edilen Kastamonu´daki nevruz etkinliklerine katıldık ve başkent ilan edilmesi ile ilgili açılış programını gerçekleştirdik. Bildik ki Kastamonu üzerinden de bu ülkedeki Türk kültürünün tüm dünyaya tanıtılmasına imkân sağlayacak çok sayıda zenginliğimize, çok farklı çok çeşitli kültürel değerlerimize sahibiz. Türkiye´nin her yerinde Göbeklitepe´den İstanbul´daki Bizans kalıntılarına kadar, Perge´den Mardin´e kadar, Karadeniz´den Ege´ye kadar her yerde muazzam zenginliklere sahibiz. Diyebiliriz ki Roma´da İtalya´da olduğundan daha fazla Roma eserleri Türkiye´dedir. Yunanistan´da olduğundan daha fazla Grek dönemi eserleri Yunan döneminin eserleri Türkiye´dedir. Bunların ne yazık ki henüz sadece bir kısmını gün yüzüne çıkarabilmişiz. İnşallah bunların tamamının gün yüzüne çıkarılıp dünya turizmine bir şekilde sunulması için gayret sarf ediyoruz. Dünyanın en eski yerleşim yerleri burada, Göbeklitepe´nin 9 bin yıllık bir geçmişe uzandığını biliyoruz. Biliyorsunuz henüz bilimsel olarak kanıtlanmadı ama İstanbul´daki kazılar dolayısıyla Beşiktaş´ta ortaya çıkmış olan kalıntıların Tunç Devri´ne kadar geriye giden büyük bir geçmişe sahip olduğu iddia ediliyor. Bütün bunların hepsini büyük bir zenginlik olarak görüyoruz.

İnanç, kongre, yayla, kış, yaz, sağlık turizmi bakımından dünyanın en büyük imkânlarına sahip olan ülkelerin başında geldiğimizi ifade eden Bakan Kurtulmuş “Hiç şüphesiz değerlendirmemiz gereken önemli bir alan da bugün burada açılışını yapacağımız etkinlik. Dolayısıyla ortaya konulacak -müsaade ederseniz şu gastronomiyi de bilimsel olarak kullananlar kullansın ama bunun Türkçesi ya yemek kültürü ya mutfak kültürü ya da yemek, mutfak sanatı-  sanat değerinde büyük bir birikime sahip olan Türkiye´de bir mutfak kültürümüz var. Ta Orta Asya´dan Mezopotamya´ya kadar Balkanlardan Kafkaslara kadar çok çeşitli coğrafyalarda binlerce yıl içinde gelmiş bir yemek kültürü birikimine sahibiz. Bundan dolayı da herhalde ne kadar iftihar etsek azdır. Bunun da dünya turizmine kazandırılması, dünya turizminin önemli bir ilgi alanı haline gelmesini temin etmemiz gerekiyor. 

Türkiye turizmi 2015-2016´da maalesef dip yaptı. Çeşitli nedenlerle. Onlar geride kaldı. Şimdi iki hafta evvel Rusya´daydık, ondan bir hafta evvel de Berlin´de ITB Fuarı´ndaydık. Orada Almanya sektörünü yönlendiren şirketlerin CEO´larıyla, aynı şekilde Rus şirketlerinin temsilcileriyle ayrı ayrı görüşmeler yaptık. Gördüğümüz şu: Eğer onların tahminleri bir şekilde gerçekleşirse yüzde elliden yüzde yüz otuzlara varan rezervasyon artışları söz konusu. Bu şu demektir: Türkiye´ye 2018 yılında 5 milyona yakın Alman, 6 milyonu aşkın da Rus ziyaretçimiz gelecek. Diğer bütün ülkeleri topladığımızda en mütevazı rakamla söylüyorum 38 milyon yabancı ziyaretçiyi Türkiye´nin ev sahibi olarak kabul edeceğini görüyoruz. Bunun için hizmet kalitemizi artırarak bu yabancı misafirlerimize takdim etmemiz gerekiyor. Ankara´mızı Türkiye´nin başkenti olarak gelişen bu turizm pastasından henüz yeterince pay almıyor, bunu açıkça söylemem lazım. Ama Ankaralı dostlarımızın işte Ankara´yı yöneten bütün dostlarımız burada, yönetim merkezi burada, bizler de bütün desteğimizi vereceğiz. Ankara´nın turizm bakımından çok daha yukarılara çıkması çok daha güçlü bir il haline gelmiş olması lazım. Bunun için de mutfak sanatı, yemek sanatı da önemli bir ilke. Bugün burada önce Ankaralılara sonra Türkiye´ye tabi buna paralel olarak bütün dünyaya tanıtmak için bu sanatın kapılarını açıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. İnşallah önümüzdeki sene Sayın Belediye Başkanımızın da ifade ettiği gibi çok güzel bir fuar alanımız olacak bittiği zaman fuarımızı da orada yaparız. Şu an 400 kg baklava, o zaman açılışı kutlamak için sekiz yüz kg baklava yapmamız lazım. Ben hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Emeği geçen bütün arkadaşları tebrik ediyorum. Türkiye´nin çok daha güzel günler göreceğini hayal ederek hepinize saygı ve sevgiyle selamlıyorum.” diye konuştu.

Ankara Valisi Ercan Topaca, Gastronomi Zirvesi´nin Ankara´mıza, ülkemize, milletimize, Türk turizmine hayırlar ve başarı getirmesini dileyerek:

“Bu Gastronomi Zirvesi´nin daha çok bizi, Valiliği ilgilendiren boyutu ile ilgilendik. Gündeme geldiği andan itibaren Valilik olarak biz bu işe destek olmaya çalıştık. Amacımız da Türk turizmine aynı zamanda gastronomi yoluyla bir çeşitlilik kazandırmak. Bu alandaki değerlerimizi bütün dünyaya duyurmak bu vesile ile tabii Ankara´nın da gerek turizm değerlerini gerek kültürel değerlerini bir kez daha ülkemizin ve dünyanın gündemine getirmek. Bu çerçevede bir ekip oluşturuldu.  Gerçekten fedakârlıkla çalışan bir ekipti. Uzun bir hazırlıktan sonra bugün bu zirveyi hep birlikte düzenliyoruz ve bu zirve içerisinde birçok etkinlik var. Akademisyenlerin, sivil toplum kuruluşlarının, üniversite temsilcilerinin, yerel yönetim temsilcilerinin ve bu konuda uzmanlığı bulunan arkadaşlarımızın katılımlarıyla gastronomi ve turizm ilişkisini ve turizme katkılarını çok boyutlu olarak ele alacağız. Bugün oluşacak olan görüşler, öneriler Türk turizmine, Ankara´mıza, ülkemize önemli katkılar yapacak. 
 
Bu etkinlik içerisinde yaklaşık 400 kg´lık baklava tek tepside pişirilmek suretiyle bir rekor denemesi olacağını belirten Vali Topaca, “Şu an fiilen bu çalışma devam ediyor. Umarım Guinness standartlarına uygun bir şekilde sonuçlanacak ve inşallah Türkiye´mizin en ünlü gastronomik değerlerinden baklavayı çok farklı boyutlarda ve çok farklı güzelliklerde pişirmek ve hazırlamak suretiyle bu alana önemli bir katkı yapmış olacağız. Hakikaten büyük bir emek var. Özel fırının hazırlanması, vinçle kaldırılması, yerleştirilmesi, kesilmesi dâhil olmak üzere hepsi için çok büyük bir emek gerekiyordu. Bu emeği veren arkadaşlarımıza, ekibimize de ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Gerek fuarın, gerekse zirvenin düzenlenmesinde emeğini bizden esirgemeyen başta Kültür ve Turizm Bakanımız olmak üzere bütün çalışanlarımıza, aşçılarımıza, onların federasyonlarına ve ilgili bütün arkadaşlarımıza huzurunuzda bir kez daha teşekkür ediyor. Travelexpo Fuarının ve Gastronomi Zirvesinin ülkemiz, milletimiz için ve turizmimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.” dedi. 

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Gastronomi Zirvesi ve Turizm Fuarı´nın hayırlara vesile olmasını temenni ederek “Ankara´mız sanayi ve ticaret kenti olmanın yanında bir turizm kenti olma yolunda hızlı bir şekilde ilerliyor. Bizler de yerel yönetimler olarak turizme katkımızın devam edeceğini ifade etmek istiyorum. Bugün de görüldüğü gibi bu fuar alanının mekân olarak darlığı, sıkışıklığı görülmekte. Bu yüzden el ele vererek Ankara Ticaret Odamız, Sanayi Odamız, Odalar Birliğimiz, Büyükşehir Belediyemiz ve ortaklarımızla birlikte yeni ve güzel bir fuar alanı inşaatının ihalesine çıktık. İnşallah önümüzdeki ay içinde ihalenin kararı verilecek ve çok güzel bir fuar alanını Ankara´mıza kazandırmış olacağız. Dolayısıyla bundan sonra da buna benzer faaliyetler, uluslararası fuar organizasyonları da artık Ankara´mızda gerçekleşmiş olacak.” dedi.  

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Gastronomi Zirvesi Yürütme Kurulu ve TUADER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna, zirvenin açılışında yaptığı konuşmaya vatanı ve milleti için teröristlerle mücadele eden kahraman Mehmetçiğimize güç, kudret; şehitlerimize Allah´tan rahmet ve gazilerimize acil şifalar dileyerek başladı. Zirvenin ülkemiz ve turizm sektörü için hayırlara vesile olmasını dileyen Prof. Dr. Muharrem Tuna, etkinliğe katkı veren başta Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Prof. Dr. Numan Kurtulmuş´a, Vali Sayın Ercan Topaca´ya, Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Doç. Dr. Mustafa Tuna´ya, emeği geçen diğer kurum ve kuruluşlara teşekkür etti. Prof. Dr. Muharrem Tuna konuşmasında şunları söyledi: 

“Gastronomi, turizm açısından değerlendirildiğinde insanların temel ihtiyacı olmasının yanında insanları seyahate yönelten temel etkenlerin başında gelmektedir. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü 2017 raporuna göre 1,3 milyar kişi seyahat etmektedir. Bu seyahatlerin içinde gastronominin yeri gittikçe artmaktadır. Bu öngörüyle biz turizm akademisyenleri devletimiz ve sektör temsilcileriyle birlikte turizm sektöründe ülkemizi dünya liginde en üst sıraya taşımak için gastronomi turizmine büyük bir önem atfetmekteyiz. 3. Turizm Şurası ve Kalkınma Planları´nda ele alınan bu özel konunun ülkemiz açısından en yüksek verimliliği sağlaması için bu alanda yapılan araştırmalar, toplantılar, raporlar, etkinlikler ve festivallerin geliştirilmesi gerekliliğinin farkındayız. Bu açıdan Gastronomi Zirvesi ve Turizm Fuarı´nın ülkemizin eşsiz değerlerini, kadınlarımızın el emeklerini, Türk kültürünü ve misafirperverliğini uluslararası alanda tanıtabilmek için iyi bir fırsat olarak görüyorum.”

Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu Başkanı Gökhan Tufan, Türk Gastronomisinin, millî değerlerimizin en önemlisi olan baklavayı Guinness Rekorlar kitabına sokarak çok önemli bir ödülle taçlandıracaklarını belirterek birtakım devletlerin sahip çıkmaya çalıştığı bu kültürel değerimizi artık tasdikleterek bunu en iyi yapan ülke olarak tarihe geçeceğimizi belirtti. Tufan, “ Ayrıca bu fuarda 7 bölge 14 lezzet etkinliğimiz var ve Kültür Bakanlığımızın bu seneyi Troya Yılı ilan etmesi sebebiyle Konfederasyonumuza bağlı Çanakkale Aşçılar Derneği, 20 çeşit Troya kültürüne ait yemeklerin sunumunu gerçekleştirecek.  Bir de butik pastacılık ekibimizin yapmış olduğu 7 bölge, 7 kültür adı altında o bölgelere ait kültürel değerleri şeker hamurundan hazırlanmış bir çalışması sizlerin beğenisine sunulacak.” dedi.