Görsel yapısından kullanılan malzemeye, iç düzeninden planlamasına kadar her unsurun Alevi inancına uygun olarak tasarlandığı Cemevi’nin daha aktif olarak vatandaşların kullanımına uygun hale getirileceğini ifade eden Taşdelen, merkezin Alevi kültürünü tanıtacak simgeler ve unsurlarla zenginleştirileceğini söyledi.
Dış kaplama taşı Hacıbektaş’tan getirilen Nevşehir Taşı ile bezenen merkeze 7 merdiven sonundaki Cennet Kapısı’ndan girilirken merkezdeki basamak sayılarında seçilen bitkiler, dış cephedeki kufi Ali süslemelerinden çevre düzenlemesine kadar her unsur özenle tasarlanmış.
Alevilerin ihtiyaçlarını karşılayacak
Alevi vatandaşların cenazelerini kaldırmalarından toplantı yapmalarına imkan sağlayan ve içerisinde fuaye, sergi ve konferans salonu, kurban kesim yeri, yemekhane, mutfak, çok amaçlı salon, taziye ve toplantı salonu, gasilhane, morg, Kırklar Meydanı, Dede odası, kütüphane, inanç müzesi, atölyelerin bulunduğu 3 katlı merkezi gezen Taşdelen, “Yerel yönetimler olarak her inanca eşit mesafede bulunuyoruz. Alevi inancına gönül vermiş yurttaşlarımızın inançlarını özgür biçimde yerine getirmeleri için hizmete sunduğumuz bu kültür merkezi, uzun yıllar ihtiyaçlara cevap verecektir” diye konuştu.
Kırklar Meydanı’na ayrı bir önem veren ve buranın Alevi kültürünü simgeleyen unsurlarla zenginleştirilmesini isteyen Taşdelen, merkezin Cemevi’nin yanı sıra Alevi kültürünü tanıtıcı ve insanların bilgileneceği merkez olması için çalışmalarını yoğunlaştıracaklarını belirtti.