YOKUŞ, GENÇLİK VE SPOR BAKANLIĞI LİYAKATSIZ YÖNETİCİLERİN ELİNDE

YOKUŞ, GENÇLİK VE SPOR BAKANLIĞI LİYAKATSIZ YÖNETİCİLERİN ELİNDE

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş Gençlik ve Spor Bakanlığı Şubesinin Olağan Genel kurulunda; “Kamuda hak arayan memurlar sevilmez. Bürokratlar hakkı biz veririz derler. Biz bu yola işte bu adaletsizliklere dur demek için çıktık. Bu anlayışı yık

GENÇLİK VE SPOR BAKANLIĞI LİYAKATSIZ YÖNETİCİLERİN ELİNDE

Yokuş, “Spor, ülkemizi uluslararası arenada tanıtabileceğimiz en önemli alanlardan birisidir. Ülkemizden çıkan milli sporcular, dünyaya bizi tanıtır. Aynı zamanda spor gelecek nesillerimizin daha sağlıklı olmasını sağlar. Bakanlığımız bu konuda faaliyetler yapmalı, gençlerimizin boş vakitlerini sporla geçirmelerini sağlamalıdır.

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Bakanlığı oldu, kadroları genişledi, bütçesi arttı ama sorunlar çözülmedi. Gençlik Merkezi Müdürlükleri kuruldu. Ancak bu kadrolara liyakatlı yöneticiler getirilmedi. Sporla ilgisi olmayan kim varsa Gençlik ve Spor Bakanlığında yönetici yapıldı. Liyakat, tecrübe ve birikim yerine siyasi yandaş olmak, yeni oluşturulan kadro ve unvanlar için tek geçerlilik olmuştur. Kurumdaki yetişkin kadrolar yerine, başka kurumlardan yatay geçiş yolu ile yüzlerce yandaş hak etmedikleri unvanlara atanmışlardır. Bu haksız atamalar Gençlik ve Spor Bakanlığı´nı çiftlik haline getirmiştir. Mahkeme kararları uygulanmamış, hukuk tanınmamıştır. Bu durum sporun, sporcunun ve Türk Milletinin uluslararası spor camiasında sürekli itibar kaybına sebep olmuştur.”

SPORCULAR VE YÖNETİCİLER SİYASİ YAPILANMADAN UZAK OLMALIDIR

Türk Büro-Sen olarak, 2008 yılında gerçekleştirilen 6. Spor Şurasında Gençlik ve Spor çalışanlarının sorunlarını tek tek ifade etmiş ve bu sorunların çözülmesini istemiştik.

Sunduğumuz raporda;  Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü üst yöneticileri ile İl Müdürlerinin Spor Akademisi mezunu olmasını, atamalarda liyakata önem verilmesini, Federasyonlara bilimsel çalışmalara yatkın yöneticilerin getirilmesini, Kurumda çalışan personel arasındaki ücret dengesizliğinin giderilmesini, Genel Müdürlükteki personel açığının giderilmesini, çalışan personele de hizmet içi eğitim verilmesini, Kurumda sözleşmeli çalışan Spor Uzmanlarının kadroya geçirilmesini, Genel Müdürlükte çalışanlarla özerk Federasyonlara siyasi müdahalelerde bulunulmamasını talep ettik.

Çözüm için de;  Özerk federasyonların siyasi yapılanmadan uzak tutulması, Spor Toto Teşkilat Başkanlığı gelirlerinin yeniden değerlendirilmesi, Siyasetin spora etkisinin ortadan kaldırılması, Liyakat ve birikime önem verilmesi, Olimpiyatlardaki başarısızlık ve devşirme sporcuların sporumuza katkısının tekrar gözden geçirilmesi ile Devlet ve özel kuruluşlarda çalışan sayısına göre, tesis yapma zorunluluğu getirilmesini istedik. Sporcu yetiştirecek nitelikli elemanlarla birlikte, spor tesislerinin aynı doğrultuda artırılmasını istedik.

DEVŞİRME VE DOPİNGLİ SPORCULARLA DÜNYAYA REZİL OLDUK

Yokuş, “Devşirme sporcuların yanına, devşirme siyasi kadrolar getirilmek suretiyle sporumuz bataklığa sürüklendi. Gençlik ve Spor Bakanlığı spordan anlamayan, iktidarın nimetlenmesi için kadro ihdas ettiği ehil olmayan yandaşlarla dolduruldu. Mahkeme kararlarını dinlemediler. Herhangi bir spor dalı ile hiç ilgisi olmayan Matematik, Türkçe öğretmenleri, ziraat mühendisleri Gençlik ve Spor İl Müdürü yapıldı. Bu kadroları gerçekten hak eden insanlar ise yandaş olmadıkları için ötekileştirilerek, bu kadrolardan uzak tutuldu. Gençlik ve Spor çalışanları adı Adalet olan iktidarın zulmüne uğradı.

Bakanlık merkez teşkilatı üst yöneticileri gibi, Federasyonlarımız da aynı şekilde ehil eller yerine siyasi iktidarın yandaşlarına teslim edildi. Federasyonlar Devlet bütçesinden daha fazla kaynak alabilmek için önüne gelene lisans verdi. Federasyonlar rant ve çıkar merkezi haline getirildi. Yurt dışı müsabakaları spordan bir haber sözde siyasi yandaşlar için birer turistik seyahate dönüştürülmüştür.

Son yıllarda Türkiye, spor dünyasında itibarını ve güvenirliğini kaybetmiştir. Dünya çapında, dopingli sporcu sayımız ilk sırada yer almaktadır. Bu utanç tablosu nedeniyle, ülkemiz itibar kaybetmeye devam etmektedir. Sorumlular ise maalesef halen Bakanlıkta yöneticidir.” dedi.