Yok birbirimizden farkımız biz Osmanlı Bankasıyız diye bir reklam vardı çocukluğumuzda. Aklıma gelince Yok birbirinden farkı ikisi de birer terör örgütünün siyasi uzantısı aslında.
Evet bunu herkes biliyor.
Şimdi bakalım HDP in açılımı ne ‘’Halkların Demokratik Partisi’’ HDP kapatılan bir çok partinin devamı olup, 15 Ekim 2012 tarihinde kurulmuştur.
Görünüşte HDP, emek sömürüsünü ortadan kaldırmayı, Türkiye'de barışı sağlamayı ve özgürlüklerin kazanılmasını sağlamayı benimseyerek kurulduğunu, mevcut kapitalist sisteme solcu muhalif hareketi birleştirerek köklü bir değişim getirmeyi hedeflediğini, özerklik ve Kürtçenin ikinci dil olarak kabul edilmesi yönündeki isteklerini amaçlasa da PKK nın temsilcisi olduğunu inkar etmediklerini söylemleri ve her fırsatta Kandile ve İmralıya işaret ettiğini biliyoruz. Bölücü bir siyaset yürüttüğünü de inkar edemeyiz.
Lakin Türk Anayasasına göre kurulmuş ve halen mecliste sanıyorum 56 Milletvekili ile temsil edildiği gibi, HDP nin Haziran 2015 sonrasında kurulan 63. Hükumetinde milletvekili sayısına göre üç bakanlıkla temsil edileceği duyuruldu. ‘’Levent Tüzel’’ kendisine yapılan bakanlık teklifini, parti kararına rağmen kabul etmedi, bunun üzerine HDP den başka bir isme bakanlık teklifi götürülmediği için HDP seçim hükûmetinde iki bakanlıkla temsil edilmiştir.
Bu Bakanlar Kocaeli Milletvekili Ali Haydar Konca Avrupa Birliği Bakanı, İzmir Milletvekili Müslüm Doğan ise Kalkınma Bakanı olarkak görev yapmış ve bu bakanlar 23 Eylül 2015 günü görevleri son bulmuştur.
Şimdi gelelim HÜDA PAR’a, Hüda par Hizbullah terör örgütünün İslamcı Kürt ayrılıkçı ve bölücü örgütün siyasi uzantısıdır. Hizbullah önceleri PKK ile mücadele ederek PKK nın yerini doldurmak isteyen bir hareket olarak başlamıştır. PKK ile çatışması, Hizbullah’ın güçlenmesindeki en önemli unsur olmuştur. Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı tarafından 2000 yılında Hizbullah militanlarıyla ilgili hazırlanan davanın iddianamesinde “Hizbullah, PKK terör örgütünün Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki hakim olduğu dönemlerde yaygın olan şiddet ve terör olaylarına bir tepki olarak ortaya çıkan fiildir” denilmiş,
Evorenevs sitesinde eski Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman, Hizbullah’ın eylemlerinin en yoğun olduğu dönemde kendisine örgütü soran gazetecilere “Hangi Hizbullah? Bir İran’daki Hizbullah vardır. Bir de PKK’nın baskınlarına karşı kendini koruyan, dini inançları kuvvetli vatandaşlar vardır” dediğini yazmıştır. Türk Bayrağını ve Türk kelimesini kabul etmeyen HÜDEPAR Özerklik isteyen bir zihniyetine sahip olduğu gibi Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e karşı bir söylem içerisindedir. Hizbullah terör örgütü olduğu daha Önce Sayın Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bizzat söyleminden biliyoruz. Bir çok kaynaklarda Hizbullahın terör eylemlerinin olduğu gibi HÜDEPARın bu örgütün İslamcı siyasi kanadı olduğu bilinmektedir..
Şimdi baktığımızda iki partide yasal parti görünüyor. Bu partilerin Kürt oylarını alabilmek için İktidar ve muhalefetin muhtaç oldukları halde her iki tarafta takkiye yapıyor. İktidardan yana olunca yasal parti denilerek ittifak veya görüşme yapılırken, muhalefetin böyle bir durum söz konusu olduğunda terörist olduğunu söylemek bana göre, nankör ve iki yüzlü bir siyaset olduğunu anlamamak mümkün değil. Kaldı ki PKK nın siyasi uzantısı olan HDP Meclis çatısı altında 56 Milletvekili ile temsil edildiği gibi, meclis Başkanlığı da söz konusu olduğunu kabul etmekte ayrı bir riyakarlık olarak düşünüyorum. Sen HDP ile görüşüyorsun, yok sende HÜDEPAR ile görüşüyorsun diyerek siyaset yapmak bu Türk Milletine haksızlıktır. Türk Milletini, HDP ile HÜDEPAR ve bunun gibi terör iltisaklı yapılar arasında sıkıştırmaya kimsenin hakkı yoktur.
