İl Gençlik kolları  Başkanı Mehmet Emre Kutluca İzmir’de meydana gelen ve çevre illerimizde de hissedilen depremden dolayı bölgede yaşayan vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, daha fazla can kayıplarının yaşanmamasını temenni ediyoruz dedi.

Kutluca 2 gün önce Peygamber Efendimiz’in dünyaya teşriflerinin sene-i devriyesini kutladık. O, alemlere rahmet olarak gönderildi. O, cahiliye devrinin karanlığını aydınlatmış, Ebu Leheb düzenini yıkmış, anti-sömürgeci duruşla inanan, inanmayan herkese barışı temin etmişti.

Üzülerek belirtmek isteriz ki, 1400 yıl önce cahiliye karanlığına gömülen Ebu Leheb düzeni günümüzde tekrar canlanmış durumdadır. İnsan ticaretinden tutun da türlü ahlaksızlıklara varıncaya kadar her türlü kötülüğü yapanlar, evrensel barışın temini olan İslam'a ve önderimiz Rasulullah’a hadsiz laflar etmektedirler.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, pervasızca laflar etmekte, dünya da seyirci kalmaktadır. Charlie Hebdo dergisinin dinimize, Peygamberimiz’e ve diğer manevi değerlerimize hakaret etmesini “ifade özgürlüğü” sınırları içerisinde değerlendiren anlayışını şiddetle kınıyoruz! Tarihi; sömürüyle, katliamla ve baskıyla dolu bir medeniyetin mensubu olduğunu bildiğimizden, bu hakaretleri ifade özgürlüğü olarak görmesini hiç de samimi bulmuyoruz!

Son 20 yılda Katolik Hristiyan değerlerine eleştiri getiren onlarca markaya tazminat cezası vermiş olan bir ülkenin, konu İslam'a ve onun Peygamber’ine gelince susmasını, hatta desteklemesini hoşgörüyle karşılamamız mümkün değildir!

Bizler Macron'un seviyesine düşmeyeceğiz, fakat ona Fransa tarihini hatırlatmak isteriz!

Müslümanlar hiçbir zaman Afrika'da zulüm yapmadı, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden insanları köleleştirmedi!

Müslümanlar, bağımsızlık mücadelesi veren bir millete, Cezayir’deki gibi 1,5 milyon insan katliamını reva görmedi.

Müslümanlar Ruanda'da 800 bin kişinin ölümüne sebep olmadı, Senegal, Fildişi Sahili ve Benin gibi ülkeleri köle ticaret merkezi olarak kullanmadı!

Fransa tarihi, bunlar gibi örneklerle doludur.

Fransız Cumhurbaşkanı acilen küstah tavrından vazgeçmeli, önce kendi tarihindeki kara lekelerin hesabını bütün dünyaya vermelidir!

Bırakın tarihi, daha dün Suriye semalarında genç yaşlı demeden herkesi bombalayan, Birleşmiş Milletler kararını beklemeden Libya'da katliam yapan jetlerini de unutmuş değiliz!

Ama onların da Kanuni'nin mektubunu, Akka önlerinde Napoleon Bonaperte'ı rezil eden Cezzar Ahmet Paşa’yı unutmadıklarını umuyoruz!

Cahiliye devrinin 1400 yıl sonra yeniden hortladığı şu karanlık çağda bizlere de düşen görevler vardır. Kur'an ve sünnete tam bağlılık ve bununla birlikte cihad etmek vazifelerimizin başlıcalarıdır.

Eğer bizler Rasulullah’a olan sevgimizi, sahabe-i kiram efendilerimizin sevgisi gibi halis hale getirirsek, ilim-bilim ve her sahada İslam'ın ışığıyla hareket edersek, özelde Macron, genelde bütün İslam düşmanlarına en güzel cevabı verir, yeni bir dünyanın inşasında büyük bir yol kat etmiş oluruz.

Zalimlerin bu serzenişlerinin nedenlerinden birisi, Ümmet’in yeniden uyanışıdır. Ebu Leheb’lerin düzeni hızla çökmektedir. Bedenleri ve zihinleri köleleştirenler, F-16'ların sortilerine güvenenler, adaletsiz bir dünya için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda oturup oylamalar yapanlar bilmelidirler ki: “Hak geldi, batıl zail oldu! Muhakkak batıl yıkılmaya mahkumdur!”

Herkes bilmelidir ki bizler, Tağutlara karşı mücadelemizi son nefesimize kadar sürdüreceğiz. Dünyaya barışı, adaleti, iyilik ve güzelliği ezeli ve ebedi önderimiz Hz. Muhammed (SAV)'ın izinden giderek ve getirdiği Kur'an'ın mesajlarını hayatımıza nakış nakış işleyerek yeniden getireceğiz.

Hakkın ve hakikatin nuru, karanlığı boğacaktır. ''Zalimler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır!''