Çetinkaya; Ankaralılar 3 günü aşkın müddettir evlerinde susuzluk, sokaklarda da sel baskınlarının beraberinde getirdiği çile ve zorluklar ile bunalırlarken; Milliyetçi Hareket Partisi’nin, senelerdir çeşitli vesilelerle dile getirdiği “Ankara’nın Su Yönetimi’ne” ilişkin endişeleri de haklı çıkmıştır dedi.
Ankaralı suya muhtaç!
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın modern ve rasyonel bir yönetim anlayışı, bir Su Politikası bulunmadığından, sokaklarda ve hatta toplu taşıma istasyonlarında azgın sel suları ile meşakkatli mücadeleler vermek suretiyle evlerine ulaşan Ankaralı, musluklarından akmayan bir damla suya muhtaç hale gelmiştir. 21.yy dünyasının modern metropollerinde görülmesi mümkün olmayan iki tezat müessese, susuzluk ve sel baskını, Ankara’nın olağan gündemi haline gelmiştir.
Aski’nin faaliyet raporlarında tespit edilen verilere göre, Ankara’nın mevcut su kaynaklarının doluluk oranı %35 ile %45 aralığında değişmektedir. Mevcut kaynaklar ile 4.700.000’den fazla kişiye hizmet verilmekte olup, Ankaralının hizmetlerden kesintisiz faydalanabilmesi, ancak kaynakların rasyonel kullanılması ile mümkündür. Lakin senelerdir süregelen sıkıntılara karşı Ankara Büyükşehir Belediyesi, rasyonel ve etkin çözümler yerine pahalı ve karşılıksız yatırımlar ile kamu kaynaklarını zayi etmektedir.
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in “Ankara’nın en az 20 yıllık su ihtiyacını karşıladığı” iddiası ile 700 Milyon Dolar yatırım yaptığı Kızılırmak Su Temini Projesi, 2009 yılının Şubat ayından bugüne kadar kullanılmamaktadır. Zira Kızılırmak suyunun Ankara’ya getirilmesi için inşa edilen hattın tam kapasite ile çalıştırılması halinde, yalnızca 1 aylık elektrik tüketim maliyeti 25 Milyon TL’dir. Nitekim hattın üçte bir kapasite ile çalıştırıldığı 2008 yılı içerisinde Aski’ye tahakkuk ettirilen elektrik faturaları bedeli aylık 8.5 Milyon TL’dir.
Sonuç olarak Melih Gökçek yönetiminde 700 Milyon dolarlık kamu kaynağı, Kızılırmak suyu hayali ile zayi edilmiş iken, Ankaralı günlerdir devam eden sel baskınları ve su kesintileri ile çilelere, sıkıntılara mahkum edilmiştir. Aski’nin 2013 faaliyet raporunda (3) Numaralı Stratejik Hedef başlığı ile değerlendirilen “Ankaralının Kesintisiz Su İhtiyacını Karşılamak” yükümlülüğüne istinaden 357 Milyon 970bin TL’lik kamu kaynağının sarfedilmiş bulunduğu tespit edilmektedir.
Sarfedilen milyonlarca liranın karşılığında Ankaralı’yı susuzluk ve sel çilesine mahkum eden kamu görevlileri aleyhine idari ve cezai yaptırımların uygulanması gereklidir. Milliyetçi Hareket Partisi Ankara İl Başkanlığı olarak; Ankara’nın etkin ve rasyonel su politikasının tespit edilerek uygulanması gerektiğini bir kez daha kamuoyuna bildiriyor, bu konuya ilişkin çalışma ve önerilerimizi kısa değerlendirmeler ile deklare ediyoruz.
1-Ankara’nın iki ana kaynağı olan Kurtboğazı ve Çamlıdere Barajları ile bu barajları besleyen kaynak barajlarda mevcut rezervlerin etkin ve rasyonel kullanılması için periyodik olarak nüfus-rezerv artış değerlendirmeleri yapılmalı, bu değerlendirmeye istinaden uzun süreli su politikaları tespit edilmelidir.
2-Tesisattan sızan ve zayi olan sular ile illegal kullanım nedeniyle ortaya çıkan şebeke kayıpları asgari oranlara indirgenmelidir. Mevcut verilere göre şebeke kayıpları %30 oranındadır. Batılı ülkelerde bu oran %5’lerde seyretmektedir.
3-Kuyu sularının kontrolsüz kullanımı engellenmelidir. Ankara’nın savaş, deprem vb durumlarda su ihtiyacını karşılayacak hayati öneme haiz yeraltı su kuyuları, DSİ tarafından açılarak Aski’ye devredilmiş ancak Aski tarafından bakımları yapılmamış, etkin kullanımları temin edilememiştir. Kuyular halihazırda yalnızca köy ve orman yerleşkelerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanılmaktadır. Kuyuların bakım ve onarımları ivedi olarak yapılmak suretiyle metropol ilçelerin kullanımına uygun hale getirilmelidir.
4-Park ve Bahçe sulamasında kullanılan su için şebeke dışında maliyeti düşük kaynaklar temin edilmelidir.
Milliyetçi Hareket Partisi Ankara İl Başkanlığı, Ankaralının huzur ve refahına plan ve projeleri ile katkıda bulunmaya her daim hazırdır. 21 yy’da Başkentimizi susuzluk ve sel baskını çilesine mahkum eden ilkel zihniyete karşı idari ve cezai denetim mekanizmalarının etkin işletilmesinin takipçisi olacağımızı, siz değerli basın mensupları aracılığı ile Saygıdeğer Ankaralılara arz ederim.
