Akşener, "Ben bu soruya çok net cevap veriyorum. Seçimli bir sistemde başbakan seçilmeyi, Cumhurbaşkanı seçilmeyi bu ülkede yaşayan her vatandaş ister. Bu çok onurlu bir görev olduğu için ister" diye yanıt verdi.
"Türkiye’nin de iktidarı taşıyamadığını görüyorlar"
"Çok uzun zamandır kutuplaştırma üzerinden bireyler bazında birbirimizi dövüştürmek üzere bir dil var siyasette. Sen düşmansın, ben düşmanım diyorlar. Biz bu dili terk ettik. Biz esnafın, işçinin, köylünün, gencin önce ekonomik daha sonra sosyal problemlerini görüp, sesi oluyoruz. Daha sonra da onların sesi oluyoruz.
Birincisi Cumhur İttifakı’nın bileşenleri, paydaşları görüyorlar ki ortada AK Parti, ortanın sağında Milliyetçi Hareket Partisi Bahçeli, solunda tam olarak değil ama merkezin yan tarafında Doğu Perinçek. Bunlar yılların politikacıları ve gelecek seçimlerde bu işin olmayacağını görüyorlar. İktidarın Türkiye’yi, Türkiye’nin de iktidarı taşıyamadığını görüyorlar ve bu nedenle Cumhur İttifakı’nı genişletmek istiyorlar."
"Ben seçmenimizi tanıyorum. Hatta şöyle demiştim, Cumhur İttifakı ile el ele tutuşmayı boşverin hafif yumuşasak bile terliğini çıkarıp, bizi eve kadar kovalarlar. Cumhur İttifakı bizim aklımızdan geçmiyor. Asla böyle bir şey yok. Sayın Erdoğan hem bizim hem de partimizin düşmanı değil. Bahçeli değil, Doğu Perinçek de değil.
Çözümlerimizi ortaya koyduğunuz için Cumhur İttifakı’na yakınmışız gibi görünüyor ancak biz sisteme karşıyız ve partimiz olmadığı dönemde de sisteme karşı durduğumuzu açıklamıştık. Ben bireysel olarak Türkiye’nin yarısını dolaştım. Biz keşke haklı çıkmasaydık ama haklı çıktık. Biz 2017 yılındaki referandumunda çalışırken, İYİ Parti yoktu. Bizler bireysel olarak çok çalıştık. Söylediğimiz her şey de doğrulandı. Meseleye sayın Erdoğan gitsin gözü ile de bakmıyoruz."
"Buradan AK Parti’ye oy veren arkadaşlara sesleniyorum. Erdoğan seçilemedi ve ben seçilemeyeceğini düşünüyorum. Diyelim ki Millet İttifakı’nın getirdiği aday Cumhurbaşkanı oldu. Ak Partili kardeşlerim, bu sistem içerisinde yaşamak isterler mi?
İsteyeceklerini düşünmüyorum. Bu sistem Türkiye’yi taşımıyor. Sayın Erdoğan uzlaşma masasına gelmez. 2017’de Hayır üzerinden milletimizi bilgilendirmeye gayret etmiş bütün partilerin olması gerekir, ana muhalefet partisinin ebetteki Türkiye için uzlaşma masasına oturması gerekir. Saadet Partisi 24 Haziran’a giderken başkanlık sistemi konusunda biraz farklı düşünüyordu ancak bugün onların geldiği nokta da burası."
"Ben bu soruya çok net cevap veriyorum. Seçimli bir sistemde başbakan seçilmeyi, Cumhurbaşkanı seçilmeyi bu ülkede yaşayan her vatandaş ister. Bu çok onurlu bir görev olduğu için ister.
Biz Türkiye’nin geleceğini zora sokacak herhangi bir adımın veya herhangi bir hedefin bir parçası olmayacağız. Ben kendi adıma söylüyorum. O kadar hızlı tüketiliyor ki Türkiye’de her şey. Ben isimler üzerinden de konuşmayı yanlış buluyorum. "
"Ama ben istifayı bir irade beyanı olarak gördüğüm için saygı duyarım. ben yazdığım için sorumluluğu var ama birinci sıraya yazılmış arkadaşları ben yazdım. Orada bulundukları seçimlerde İYİ Partililer onlar için çalıştı. O insanların da haklarını helal edip etmeyeceğini zamanla göreceğiz. Erdoğan, HDP’yi kapatmaz çünkü HDP çok iyi bir manivela. Belli grupları dövmek için. Sayın Bahçeli’nin sözleri içerisinde katıldığım bir şey var. Uzun tutukluluk. Türkiye’de uzun tutukluluklar var.
Büyük ortağı destekleyen troll tipli insanların yazdıklarına, çizdiklerine bakıyorum gerçekten şoktayım. Şimdi böyle bir sistemde, sayın Erdoğan HDP’yi buranın içerisinde özneleştirip kapatmayı aklından geçireceğini düşünmüyorum. Sayın Bahçeli’nin ise elinde belge, bilgi veya kanaat varsa, Twitter yerinden ortağına ayar vermek yerine bir araya gelip bunların yapılması gerekiyor diye söylemelidir. Bahçeli iktisatçıdır ve bugüne kadar bu işsizler ne olacak her 3 gencin biri işsiz, 4 yıllık üniversite mezunu gençler işsiz. Mühendislikten mezun olan ancak devre yapmayı bilmeyen üniversitelerden mezun olan çocuklarımız var. Ancak ne sanayide iş görüyorlar, içlerinde pazarcılık yapanları var. Babasından utandığı için gündüz uyuyan gençler var. Çiftçinin gençleri var. Bunlara dair gıda güvenliğinin önemi bir kez daha ortaya çıktı ancak Bahçeli’den bu sorunların çözümüne ilişkin hiçbir şey duymadık."
Ankara
03.12.2024