Bahçeli: ´Siyasetteki FETÖ´cülere neden dokunulmuyor?´

Bahçeli: ´Siyasetteki FETÖ´cülere neden dokunulmuyor?´

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, "FETÖ´nün siyasi ayağı gizemini korumaktadır. Öğretmene güç yetiyor da siyasetteki FETÖ´cülere neden dokunulmuyor? Neden bunların üzerine gidilmiyor? Odacı, çaycı, çorbacı bi

Geleceğimizin güvencesi evlatlarımızı zehirleyenler yaptıklarının bedelini en ağır şekilde ödemelidir. Bu ister FETÖ olsun, ister PKK olsun fark etmeyecektir.

FETÖ ve PKK´lı oldukları gerekçesiyle açığa alınan öğretmenler emanete hıyanet etmişlerdir. FETÖ için çalışan bir öğretmen ya da memura en ufak bir acıma gösterilmemelidir. Bunlara acırsak tekrar acınacak hale düşmekten kurtulamayız.

´DİLSİZ ŞEYTAN OLMAYACAĞIZ´

Asılsız ihbarlarla öğretmen ya da memurları işten atmak ise haksızlığa işaret edecektir. Biz asla dilsiz şeytan olmayacağız, haksızlık karşısında susmayacağız.

Yurtta sulh isimli çeteyi ağzına alan yoktur. Bu ihanet çetesi hakkında doyurucu bilgilendirme yapılmamıştır.

´BUNLARI İDAM SEHPASINA NE ZAMAN ÇIKARACAĞIZ´

FETÖ´nün siyasi ayağı ise gizemini korumaktadır? Öğretmene güç yetiyor da siyasetteki FETÖ´cülere neden dokunulmuyor? Neden bunların üzerine gidilmiyor. Odacı, çaycı, çorbacı biliniyor da hatırlı mevkilerde bulunan FETÖ´cülere neden sıra gelmiyor? Bu gecikmenin sebebi nedir? Bilmediğimiz bir müdahale mi vardır?

Yurtta sulh isimli melanetin tepe kadrosunu ne zaman öğreneceğiz? Ve bunları şartlar tamam olursa idam sehpasına ne zaman çıkaracağız?

´EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIMIZI KONUŞMAK ZORUNDAYIZ´

Irak ve Suriye´deki olaylar manevra alanımızı daraltmaktadır. Son günlerde dövizkurundaki anormal oynaklıklar milletimizin hayat standardını düşürmektedir. Son 1 yıl içinde dolardaki fiyat artışı yüzde 19´u bulmuştur. ´Başka ülkelerin paraları da değer kaybediyor´ diyemeyiz. Başka ülkelerin paralarının değer kaybetmesi Türk Lirası´nın değer kaybetmesine gerekçe oluşturamaz.

FED´in muhtemele faiz artırımı ve ABD´nin yeni başkanının ekonomi politikaları peşinen Türkiye´yi etkiliyor ise ekonomik bağımsızlığımızı konuşmak zorundayız. Türkiye aynı şartlardaki pek çok ülkeden olumsuz olarak ayrışmaktadır.

Başbakan´ın, ´Size ne dolardan iner de çıkar da´ demesi yanlıştır. Açlık, yoksulluk rekorlar kırmakta devamlı yukarı tırmanmaktadır. Türkiye ekonomisinin temelleri sağlam demekle sorunlar bitmiş olmayacaktır. Dişten artan yoktur. Kapalı kaynayan tencerenin içinde hayal kırıklıkları, kabaran borçlar vardır.

24 Kasım´da toplanacak Para Politikası Kurulu çok şeye gebedir. Faiz artırımı bile dövizdeki artışı durduramayabilecektir. Biz, ´Hükümet kaybetsin de nasıl kaybederse kaybetsin´ anlayışında değiliz. Türkiye ekonomisi fırtınaya yakalanırsa bundan hepimiz zarar görürüz. Ekonomik yenilgimizi gözleyenlere milletçe aynı tepkiyi göstermekten başka çaremiz yoktur. Milli ekonomi FED´e göre açılıp kapanmayan sağlam duran bir yapıdır. 

´BU ÖNERGEYİ VERENLERİN HİÇ Mİ YÜREĞİ SIZLAMADI´

Günlerdir cinsel istismar konusunu tartışıyoruz. Geçtiğimiz Perşembe bir grup AKP´li milletvekillinin verdikleri skandal öneriyi o günden bugüne konuşuyoruz. Bir defa bu önergenin safında durmak çocuklara kıymış sapıkları selamlamak ve onlarla aynı kümeye girmek demektir. 16 Kasım´a kadar cinsel istismarı yap sıkıyı görünce evlen. Bu önerge milletimizi ayağa kaldırmıştır. Kadın dernekleri tepkilerini isabetle göstermişlerdir.

Cinsel istismar suçu cebir ve şiddet olamadan nasıl gerçekleşecektir. Çocuk sayılan bir evladımızın istismara uğraması nasıl sıradan görülecektir.
Bu önergeyi veren AKP´li milletvekillerinin hiç mi yüreği sızlamadı. Hiç mi elleri titremedi. Medeni kanunun 124. Maddesi erkek ya da adın 17 yaşını doldurmadan evlenemez hükmünü içermektedir. Ancak hakimin 16 yaşını dolduranların evlenmesine izin verebileceği de kaydedilmiştir.
Bu önerge tecavüzcülere af getirmektedir.

´KOMİSYONA ÇEKMEKLE KALMAYIN, TÜMDEN GERİ ÇEKİN´

Herkes vicdanını yoklasın ve şu sorunun cevabını arasın: Çocuktan gelin olur mu? Cinsel istismar suçlusundan mağdur mu çıkar? Şu anda cezaevinde heyecanla mezkur önergenin yasalaşmasını bekleyen ve cinsel istismarda hüküm giymiş hangi hatırlı veya sözü geçen kokuşmalara destek verilmektedir? AKP´nin aklı selim hiçbir milletvekili bu karar destek vermeyecektir. Bu ahlaksızları değil affetmek bunların kafasına hukukun demir yumruğunu indirmek milli ahlakın gereğidir. Buradan AKP´ye çağrıda bulunuyorum. Bu önergeyi komisyona çekmekle kalmayın tümden geri çekin.

ANAYASA TARTIŞMALARI

AKP´nin anaysa değişikliği taslağının bize ulaştığını geçen hafta söylemiştim. Çalışmalarımızı tamamladık. Değişiklik talebinde onayladıklarımız olduğu gibi itiraz ettiklerimiz de var. Öncelikle anayasa değişikliğini dar kapsamlı tutmanın faydalı olacağını ümit ediyoruz. AKP´nin değişiklik önerilerini genel anlamda makul buluyoruz. Konuşarak mutabakata inşallah varacağız. Daha doğrusu varmak zorundayız. Müfteri koalisyonunun ne dediği umurumuzda değil. Biz milletimiz ve dava arkadaşlarımız ne diyor ona bakarız.

CHP´YE SERT ELEŞTİRİLER

CHP yöneticilerinin dedikoduya çakılmaları öncelikle kendileri için talihsizliktir. Bize yönelttikleri mesnetsiz iddialar sahiplerine aynen dönecektir.
Sayın Kılıçdaroğlu bizi tanımıyor. Bu doğaldır doğal olmayan konuşmanın erdemine inanmış bir hareketi kendi gibi görmek hayasıdır. Sayın Kılıçdaroğlu şunu bilsin. Kavga gibi bir arayışımız yoktur. Eğer olursa kendileri bizim klasman ve ilgimizde zaten değildir. Sakal bıyığa denk olmayınca berber ne yapsın. Söz eylemi doğrulamayınca adam neylesin. CHP vatanı böldürmeyeceğiz diyor. Kendilerini alkışlıyor Allah tamamına erdirsin diyoruz.
Biz CHP´nin Adana´ya gideceğini zannediyorduk baktık ki yolu şaşırmışlar Kartal´a çıkarma yapmışlar.

Çok sayıda bölücü emelleri olan oluşumlarla CHP´yi sırt sırta görmek bir yol kazası değildir. HDP-PKK suç üstü basıldı. CHP, PKK´nın bagajı haline geldi. Bize göre bunu adı rezilliktir. CHP´liler, “vatanı böldürmeyeceğiz sözünü ya birbirlerinin yüzüne söylesinler ya da cesaretleri varsa HDP´li kardeşlerine söylesinler. Anladığımız kadarıyla HDP CHP´nin içine kaçmıştır. Atatürk yerinden kalkıp bunları görse ya yeniden yerine yatar ya da bunların alayını İzmir´e kadar kovalar.