MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bugün karşınızdaki manzara, her alanda cephelere bölünen, milli ve manevi değerleri çatıştırılan, beraberlikle birlik ruhu yara almış, ahlaki yozlaşma batağına saplanmış, yaralı bir Türkiye`dir" dedi.
Bahçeli, partisinin Uğur Mumcu Meydanında düzenlediği mitinginde, 7 Haziran Genel Seçimleri`nin tarihi öneme sahip olduğunu söyledi.
"Otuz üç gün sonra ya huzurun kazanacağını ya da hüsranın ipi göğüsleyeceğini" dile getiren Bahçeli, "Başka bir seçenek kalmamıştır. Sinop`a mal olmuş meşhur bir sözde manasını bulduğu gibi `buğday ile koyun kalanı oyundur`" diye konuştu.
Bahçeli, "Sağır kulaklara, kör gözlere, tutulmuş akıllara karşı milli iradenin inisiyatif almasının şart olduğunu" belirterek, "Artık sinsi oyunların bitmesi ve rezalet kürsülerinin yıkılması gerekir" ifadesini kullandı.
Oyalanacak vakit olmadığını belirten Bahçeli, şöyle devam etti:
"İhmalle, aymazlıkla geçecek zaman da yoktur. Şimdi sizlere soruyorum, elinizi vicdanınıza koyunuz ve cevap veriniz. AKP hükumetinin 13 yıllık iktidarında yoksulluk bitirilmiş midir, terör ortadan kalkmış mıdır, ihanet ve yıkım tehlikesi azalmış mıdır? Ya şimdiki gibi `hayır` diyerek ihanetin belini kıracak ve kökünü kazıyacağız ya da ihanet cephesinin, Türk milletinin yaşama iradesini kırarak ülkeyi kanlı bir bölünme ve çatışma sürecine sokmasına seyirci kalacağız. Bunu görmemek için derin bir uykuya dalmış olmak, büyük bir gaflete sürüklenmek veya Erdoğan ve Davutoğlu gibi ihanete boyun eğmek yetecektir. Bu zillete, bu rezalete, bu ihanete `dur` demenin, direnç ve tepki göstermenin zamanı çoktan gelmiştir. İnanıyorum ki Sinoplular da ve ülkemizin her yerindeki kardeşlerim de aynı inançla haykıracak ve teslimiyete karşı bizimle yürüyecektir. Tavize karşı bizimle yürüyecektir. Sömürüye karşı bizimle yürüyecektir. Sinop MHP ile yürümeye hazır mıdır? Sinop MHP`ye destek vermeye var mıdır? Bizimle yürü Sinop, bizimle yürü Türkiye."
- "`Yetti artık` diyerek oyunuzu verin"
Milli kimlikten yana olduklarını vurgulayan Bahçeli, bin yıllık kardeşlikten yana, Türkiye Cumhuriyeti`nin ilke ve esaslarından taraf olduklarını dile getirdi.
AK Parti ile geçen yıllar içinde en büyük gerilimi vatandaşların yaşadığını savunan Bahçeli, Türkiye üzerinde bu dönemde "her tür tahrikin denendiğini, her kışkırtma, hile, senaryonun uygulandığını" öne sürdü.
Sağduyulu milletin kavgaya, kargaşaya alet olmadığını söyleyen Bahçeli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Sabırla metanetle sükunetini korudu ve bu konuda da tüm Türkiye`ye örnek oldu. Sandık başına gittiğinizde, ki mutlaka oyunuzu kullanınız, hür iradenizle, tertemiz vicdanınızla, yüksek ahlakınızla baş başa kalacaksınız. Hiçbir ipoteğe takılmadan, tehditlere aldırmadan, siyasi rüşvetleri elinin tersiyle iterek istismarcılara kanmayarak, ahlaksızlığa, yoksulluğa, yolsuzluğa, rüşvete, yasaklara, anti demokratik politikalara `yetti artık` diyerek oyunuzu veriniz. Buna yürekten inanıyorum. Sizlere sonuna kadar güveniyorum. Milliyetçi Hareket`e vereceğiniz destekle yalnızca milletvekili seçmeyecek, demokratik hakkınızı kullanmayacaksınız, aynı zamanda bölünmeye, ihanete ve alçaklığa `dur` diyeceksiniz. Çaresizliğe, teslimiyete, çürümüşlüğe son vereceksiniz. Yokluğa, istismara, yalana, talana, yağmaya `hayır` diyeceksiniz. Yalnızca Sinop`un kaderini değil, tüm Türkiye`nin de geleceğine damganızı vuracaksınız. Ve mutlaka işbirlikçi AKP zihniyetine dersini vereceksiniz. "
- "Gel ne olursa olsun yine gel"
AK Parti`nin aldığı oyları kötüye kullandığını iddia eden Bahçeli, Mevlana`nın sözleri ile seçmenlere seslenerek, şunları söyledi:
"AKP`ye destek veren kardeşim, ülken için, milletin için, vatanın için, geleceğin için bu defa birlikte yürüyelim. Bunlarda hayır yok, ümit yok. Bunlarla huzur yok. CHP`ye oy veren vatandaşlarım, Atatürk`ün kurduğu partinin halini görünüz. Alkışçıların düştükleri acıklı manzaralardan ibret alınız. Bu defa bizimle yürüyün. Kararsız duran henüz tercihini yapmamış kardeşim, boşuna zaman kaybetme. Milliyetçi Hareket Partisi bil ki seninle, senin yanında. Gel ne olursa olsun yine gel. İster AKP`li ol, ister CHP`li ol, ister diğer partilere oy vermiş ol, yine de MHP ile yürü, yine de MHP ile aynı yolda `onura, ahlaka, adaletli dönüşüme, kardeşçe yaşama` de birlikte yürü."
- "Erdoğan ve Davutoğlu`na göre Türkiye`de her şey iyidir, güzeldir"
Türk milletinin yoksulluğa asla mecbur olmadığını ifade eden Bahçeli, AK Parti politikalarını şiddetle reddettiğini, 30 milyon 500 bin insanın yardıma muhtaç olduğunu belirtti.
Terörün, Başbakan Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın sözlerinden cesaret bulduğunu savunan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bu kara tablonun önünde duran Erdoğan ve Davutoğlu`na göre Türkiye`de her şey iyidir, güzeldir, mükemmeldir. Bugün karşınızdaki manzara, her alanda cephelere bölünen milli ve manevi değerleri çatıştırılan, beraberlikle birlik ruhu yara almış, ahlaki yozlaşma batağına saplanmış, yaralı bir Türkiye`dir. Ve sıra Türkiye`yi teslim etmeye gelmiştir. Bu karanlık Türkiye manzarasının tek sorumlusu vardır, Erdoğan, Davutoğlu ve AKP hükümetleridir. Adına `açılım` denmiş, ihanet maskelenmiştir. Adına `çözüm` denmiş, nifak ve fesat sergilenmiştir. Adına `barış` denmiş, terörist kucaklanmıştır. Adına `milli birlik` denmiş, şahadet aşağılanmıştır. Recep Tayyip Erdoğan açıldıkça eşkıya azmıştır, Recep Tayyip Erdoğan açıldıkça hıyanet tırmanmıştır. Recep Tayyip Erdoğan açıldıkça şehitler artmıştır. Recep Tayyip Erdoğan açıldıkça analar ağlamıştır, aciz hükümet Kandil`e gitmeye korkarken Peşmerge ile kucaklaşırken Amerika`ya boyun eğerken bebek katili ile tokalaşırken `açılım` diyerek PKK`yı azdırırken, PKK alan hakimiyeti kurmuş Kürdistan`ın temelleri atılmıştır. Kimliğini kaybetmiş, inancını kaybetmiş, ahlakını kaybetmiş, ipler artık elinden kaçmış, başkalarına teslim olmuş, tükenmiş, bitmiş ve çamura batmış bir yönetim Türkiye`ye hançer gibi saplanmıştır. AKP iktidar döneminin acı bilançosu, siyasi, hukuki, ahlaki, sosyal, kültürel ve ekonomik çöküntüdür. Türkiye yoksullaşmaktadır. Türkiye soyulmaktadır. Türkiye bölünmektedir. Ahlak ve vicdan sahibi herkes bunun topyekun bir yıkım tablosu olduğunu kabul edecektir. Beştepe`deki kaçak ve karanlık sarayından saltanat süren kişinin ve onun gölgesinde müsvedde Başbakan Davutoğlu`nun bu gerçekler karşısında hala `büyüyen ve güçlenen Türkiye` masalı anlatmaları siyasi yüzsüzlük olarak tarihe geçecektir."dedi.
Ankara
21.11.2024