2016´da başlıyoruz
Türkiye´de işsizliğin ve sanayide ara eleman sıkıntısının çok büyük boyutlarda olduğunu vurgulayan Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, “Bu konuda politika üretilmediği gibi sanayiciler de bir önlem almıyor. İşletmeler kendi çabalarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyorlar ancak yüzlerce kişi kamu kurumlarına iş başvurusunda bulunuyor. Bir diğer sorun ise üniversitelerimizdeki sistemin üretken olmaması. Aileler çocuklarını çok zor koşullarda okutuyorlar. Ancak üniversitede bitirilen bölümlerin toplumda karşılığı olmuyor. Eğitim sistemi de sanayinin istediği ara elemanı yetiştirmekten uzak. Böyle bir dönemde, BİYEN gibi bir projenin bu sorunun çözümüne önemli bir katkı sunacağına inanıyorum” dedi.
En büyük sorunumuz işsizlik
Yerel yönetici olarak en büyük sıkıntının işsizlik olduğunu gördüğünü söyleyen Yaşar, “Göreve geldiğim günden itibaren vatandaşın en büyük sıkıntısının işsizlik olduğunu görüyorum. Her gün onlarca iş isteyen vatandaş geliyor. Sosyal demokrat bir yerel yönetici olarak bu soruna bir nebze el atmak için uzun zamandır bir çözüm yolu bulmaya çalışıyorduk. Bu proje bu sorunun çözümüne katkıda bulunacağına inanıyorum “diye konuştu.
Yaşar, “Sanayinin açlığını gidermek için yol göstererek beceri geliştirmek ve işsiz insanları iş sahibi yapmak öncelikli hedefimiz olmalıdır. Enstitüden çıkanlar evlerine alnının teriyle ekmeğini götürebilmelidir. Yenimahalle Belediyesi olarak bu projede biz varız. Projeyi olgunlaştırarak 2016´da başlıyoruz” dedi.
‘Yenimahalle bir endüstri ilçesi´
Yenimahalle´nin önemli avantajlarının bulunduğunu kaydeden Yenimahalle Kent Konseyi Başkanı Atila Çınar da, “İlçemizde çeşitli eğitim kurumları, sivil toplum kuruluşları, sosyal alanlar, kültürel donatılar ve geçmişten gelen ‘mahalleli´ ilişkileri gibi kaynaklardan beslenen, eğitim seviyesi belirli düzeyin üzerinde, deneyimli insan kaynağımız var. Yüzlerce küçük işletmenin olduğu OSTİM ve İVEDİK, üretim için gerekli altyapıyı oluşturmuş ve üretebilmeyi öğrenmiş bölgelerimizdir. Bu bölgeler, teknolojik bilgiyi ürüne dönüştürmenin, bu yolla da başta ilçemiz olmak üzere, bölgemizde toplumsal refahı sağlamanın en önemli üretim altyapıları olmak durumundalar. Yani iki önemli avantajımız var: İnsan kaynağı ve üretim altyapısı. Bu iki kaynağı bir araya getirebilirsek büyük bir zenginlik yaratacağımıza inanıyoruz” dedi.
Bir enstitü modeli: BİYEN
Çalışacak nitelikli insan arayan işverenlerin yanı sıra, çalışmak isteyen insan sayısının da fazla olduğunu sözlerine ekleyen Çınar, şöyle konuştu: “İş ve istihdama yönelik çeşitli araçlar var. Ancak gözlemlerimiz, gelişen teknolojiyle koşut olarak yeni araçların geliştirilmesinin gerekli olduğunu göstermektedir. Bizler bu aracın bir enstitü modeli olduğunu düşünüyoruz. Bu enstitüde, bölgemizi ilgilendiren teknolojik gelişmeler izlenecek, yorumlanacak, denenecek ve ‘temel becerileri kazanmış, öğrenmeyi öğrenmiş, sosyal donatımlı yurttaşlar´ ortaya çıkarılacaktır. Yani sanayi ile teknolojinin ihtiyaç duyduğu insan modelini geliştirecek bir aşamaya geçmemiz gerekmektedir.”