Mimarlar Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası, Ziraat Mühendisleri Odası ve Çevre Mühendisleri Odası tarafından açılan dava sonucu Pazartesi gününden itibaren yolun kapatılması gerektiğin belirten Gökçek, “Ankara halkına yapılan hizmet düşmanlığının, halka zulmetmenin en güzel örneğini yaşayacağız” dedi.

Gökçek, Büyükşehir Belediyesi Başkanlık makamında düzenlediği basın toplantısında, Ankara Bulvarı´nın kapatılması hakkında bilgi verdi.  Daha önce Ankara Barosu´nun açtığı davayı, mahkemenin, "Baro´nun buna ehliyeti olmadığına" karar vererek reddettiğini hatırlatan Gökçek, daha sonra TMMOB´a bağlı 5 oda tarafından açılan davada, Ankara 5. İdare Mahkemesi tarafından AOÇ ile ilgili planın iptal edildiğini söyledi.

AOÇ planıyla ilgili kararın, 5 yıl önce 2010 yılında Büyükşehir Belediye Meclisi´nden alındığını ve çalışmalara başlandığını, ancak mahkemeden 5 yıl sonra böyle bir karar verildiğini bildiren Gökçek, ilgili Anayasa maddelerini de okuyarak, “Yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için 2 şart gerekiyor. Telefasi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması. Bu şartların ikisi de kesinlikle yok. Telafisi güç ve imkansız zararlar şimdi doğuyor esas...” diye konuştu.

Bu bulvarın kapatılmasıyla, Ankaralı´nın, yıllık 1 katrilyon (milyar)  lira mazot ve benzin kaybına uğrayacağını, bu yolu günde  350 bin aracın kullandığını ve bunun da her araçta 3-4 kişi olduğu varsayılırsa 1 milyon vatandaş anlamına geldiğini anlatan Gökçek, bilirkişilerin çoğunluğunun İstanbul´dan geldiğini ve Ankara Üniversitesi´nden öğretim üyesinin, kapatılmaması yönünde oy kullandığını söyledi.

İstanbul´dan gelen bilirkişilerin de alanı Devlet Mezarlığı´nın üzerinden inceleyerek karar verdiklerini ve bu yolların ne anlama geldiğini bir İstanbullu´nun bilemeyeceğini ifade eden Gökçek, Mahkeme´nin, gerekçesinde de buranın tarım arazisi olduğunu ve yolun AOÇ´yi ikiye böldüğünü açıkladığını da kaydederek, “Yılardır demiryolları geçiyor ve zaten bölüyor. Atatürk´ün mirasına ihanetmiş. Açın okuyun vasiyetini, ‘burayı eğlence dinlence ve gezi yerleri için bağışladım´ diyor. Biz de oraya Ankapark ve halkın geçmesi için yol yapıyoruz” dedi.

“Bu ana arteri kapatmak zorundayız ve Ankara trafiği maalesef  felç olacak” diyen Gökçek, Sabancı Bulvarı ve Anadolu Bulvarı´nın da AOÇ arazisinden geçtiğini, ancak bunlara itiraz edilmediğini de hatırlatarak, “Bu, Melih Gökçek ve AK Parti düşmanlığından başka bir şey değildir. Tamamen ideolojik. Başka bir nedeni yok. Basın toplantısı yapıyorlar ve Şehir Plancıları Odası, ‘trafiğe kapatılması yetmez, tamamen kazınması lazım´ diyor. Nedir bu düşmanlığınız? Günde 1 milyon insan kullanıyor. Bunu nasıl söylersiniz?” diye konuştu.

Yolun kapatılacağı bölümleri tek tek basın mensuplarına harita üzerinde göstererek anlatan ve Eskişehir ile İstanbul Yolu´nun çok yoğun olacağını, vatandaşın büyük zaman kaybı yaşayacağını anlatan Gökçek, 5 dakikada alınan mesafenin 45 dakikaya kadar çıkacağını, okulların da 1 ay sonra açılacağını hatırlattı. Gökçek, “Biz Belediye Meclisi´nden karar aldık, vatandaşa itiraz fırsatı verebilmek için... Bizim kararımıza karşı vatandaşın dava açma hakkı var. Vatandaşlar ve meslek odaları bu konuyla ilgili dava açıp, yolun trafiğe açılması yönünde karar çıkartabilirler” dedi.

Bilirkişilere dava

Bilirkişilere ve dava açan oda temsilcilerine seslenerek, “Sizde cesaretin ‘C´ si varsa o gün kapanan yerlere gelir ve vatandaşa siz açıklarsınız kapanma nedenlerini” diyerek seslenen Gökçek, “Bilirkişiler hakkında suç duyurusu hazırlıyoruz. Hukuka aykırı yorum yaparak, insanların zararına yol açmışlardır. Hem ceza kanunu hem de maddi tazminat açısından davalar açılacak. Bizim yolları kapattıktan sonra yeniden bir mahkeme kararı alınır ve açılmaz ise vatandaş bilirkişi ve odalar için ayrı ayrı davalar açabilir” diye konuştu.

16 Ağustos Pazar gününü 17 Ağustos Pazartesi gününe bağlayan gece saat 03.00´dan  itibaren Ankara Bulvarı ve bağlantı yollarının kapanacağını yineleyen Gökçek, “Bizde bir atasözü var, ´Kılavuzu karga olanın akıbeti hayır olmaz´ derler. İnanıyorum ki millet demokratik tepkisini mutlaka bu odalara karşı gösterecek ve bu odalar da bir daha dava açmadan önce düşünecektir" dedi.

Gökçek, söz konusu meslek odalarının hem kararı aldırıp, hem de halkı kışkırtmakla kendisini suçladıklarını belirterek, “Eskişehir yolunda Koç kulelerine niye dava açmıyorlar? Bunları düşündüğünüz zaman olayı çözüyorsunuz . Kimisine açıyor, kimisine açmıyorlar. Bunların tüm mücadelesi, AK Parti´ye karşı bir mücadele” dedi.

Bir soru üzerine mahkemenin isterse Akay Kavşağı´nda olduğu gibi bir günde de karar alıp yolu açabileceğine dikkat çeken Gökçek, bilboard ve afişlerle, vatandaşın yolun neden kapatıldığı konusunda bilgilendirileceğini de ifade ederek,şöyle devam etti:

“Bu tamamen ideolojik tavırdır. Mahkeme kararı kesinlikle hukuki değildir. Bilirkişilerin büyük bir kısmı yanlı davranmıştır. Ankara´yı tanımayan bilirkişilerdir. Bilirkişilerle ilgili ceza davası ve hukuki tazmin davaları açacağız.  Bunları kesinlikle ve kesinle yanlarına kar kalsın diye bırakmayacağız. Çünkü elimizde bu kararın hukuki olmadığına dair çok net bilgi ve belgeler var. Bütün Ankaralılara sabır diliyorum. Ümit ediyorum ki, bu kapatma süreci, yeniden bir mahkeme kararıyla en kısa süre içerisinde ortadan kalkar.”