Koray Aydın konuşmasında iktidara yüklenerek; yerel yöneticileri seçerken, yaşadığımız yere ve ülkemize karşı sorumluluğumuz olduğunu, “Beka” meselesi diye sabahtan akşama kadar toplumu ayrıştıran, bölen, kin ve nefret dolu kirli söylemlerden herkesin bıktığını, ülkeyi yönetenlerin bir “Beka” sorunu olmadığını, Cumhurbaşkanı´nın 4 sene zamanının olduğunu, diğer parti başkanının ise partisinde olan herkesi attığı için kendi şahsı dışında hiçbir beklentisinin kalmadığını, asıl amacın iflas etmiş ekonomiyi, %12´lere ulaşmış işsizliği yani içinde yaşadığımız ağır şartların “beka meselesi” diyerek örtülmeye çalışılması olduğunu vurguladı.

Cumhur İttifakı Adayı Mehmet Özhaseki´nin de istismar siyasetine katılarak “80 öncesi ülkücü” olduğunu söylediğini öbür yandan da ülkücüler için “dışardan tezgahlanan bir oyunun piyonuymuşuz” dediğini hatırlatan Aydın, Cumhurbaşkanı´nın da Genel Başkan Meral Akşener´i hapse attırmakla tehdit ettiğini, bu tehdit dili ve yalan çukurunda boğulacaklarına herkesin tanık olacağını, bu seçimde iktidarın kulağının “kendine gel” demek için çekileceğini ve Ankara´da Büyükşehir seçiminin bittiğini ve Mansur Beyin Başkan olacağının kesin olduğunu söyledi.

Ardından söz alan Bülent Kuşoğlu; millete zillet diyen, soğan üreticisinden tutun da kendisine oy vermeyen herkesi terörist ilan eden, bu söylemi geri tepince de “Ben yöneticilerine dedim, seçmene demedim” diyen zihniyete karşı birlik ve beraberlikle karşı durularak martın sonunda bahar bayramı yapılacağını belirtti. Kuşoğlu; bunun bir genel seçim olmadığını ancak iyi çalışmayan devlet kurumları, ekonomik kriz, yüzümüzü batıdan çevirip Ortadoğu´ya saplanıp kalmamız, ABD-Rusya arasında sıkışmamıza sebep olan tüm yanlış politikalara karşı tepkimizi göstermek için bu yerel seçimlerde bir “sarı kart” göstermek gerektiğini vurguladı. İktidarın yanlışlarından dönmesi ve milletin nefes almasını sağlamak için kullanılacak oyların adeta bir mesaj etkisi yapacağını söyleyen Kuşoğlu, bu anlamda Ankara´da Mansur Yavaş ve Etimesgut´ta Celal Çelik´e 5 yıl için icazet verileceğine inandığını söyledi.

Etimesgut Belediye Başkan Adayı Celal Çelik ise miting alanında toplanan kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada; “Sizleri görünce 31 Mart´ın gecesinde baharın geleceğine, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş Bey ile birlikte Etimesgut Belediye Başkanı olacağıma daha fazla inanmaya başladım” diyerek, kendisinin hem CHP hem de İYİ Parti Adayı olduğunu, Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener´e aynı iradeyi ortaya koydukları için şükranlarını göndermeyi bir borç bildiğini belirtti.

Çelik, alanı dolduran insanlara baktığında Atatürkçüleri, Milliyetçileri, “vatan-millet” diyen vatansever insanları gördüğünü ancak buna rağmen iktidarın kendilerine oy vermeyen kesimi “vatan haini” ilan ederek ötekileştirdiğini, işte bu yüzden 31 Mart gecesi oylarımızla gereken dersi vermemiz gerektiğini vurguladı. Çelik, Belediye Başkanı olduğunda kendisine oy versin vermesin, Etimesgut´un her kesimine ve her santimetrekaresine adil hizmet götüreceğinin altını önemle çizdi.

Celal Çelik; “Sadece CHP´lilerin, İYİ Partililerin değil AKP´lilerin, MHP´lilerin de yani Etimesgut´ta yaşayan herkesin belediye başkanı olacağım. 31 Mart gecesi-1 Nisan sabahı burada çiçeklerin açmasına izin vereceğim, yasaklara yasak getireceğim. Size söz veriyorum, adil olacağım, iyi bir belediye başkanı olacağım.” mesajlarını verdikten sonra “Biliyorum Mansur Yavaş´ı, birlikte çalışmaktan onur duyacağım, yakınlarına ve yandaşlarına rantı peşkeş çekenlerin korkulu rüyası olan Mansur Bey´i bekliyorsunuz.” diyerek sözü Mansur Yavaş´a bıraktı.

Mansur Yavaş, asıl anketin kapalı toplantı salonlarında değil, burada olduğu gibi alanlarda yapıldığını, halkın içinde olduğunuz zaman Ankaralının gerçek derdinin anlaşıldığını söyledi. “Projemizin olmadığını söylüyorlar, alışmışlar halkın parasını plazalara, gökdelenlere, çılgın projelere gömmeye” diyen Yavaş, halkın parasından 1 kuruşu bile boşa harcamaya kimsenin hakkının olmadığını, bütün projelerinin Ankaralıyı rahat ettirmek ve kalkındırmak hedefine yönelik olduğunu belirtti. Bu amaç doğrultusunda; organize sanayiyi, fuar alanlarını geliştirmek, Ankara civarı ve dışındaki köylerde tarımı canlandırıp Tanzim Satışlara gerek kalmamasını sağlamak, asfalt katılım payı gibi, doğalgaz depozitoları gibi hangi gerekçe ile haksız yere alınmış para varsa takipçisi olmak gibi hedeflerinin olduğunun altını çizdi. Ayrıca belediye değişirse işçi çıkarılmayacağını, Fethi Yaşar´ın eski ekiple çalıştığı gibi aynıyla devam edileceğini belirtti.

Yavaş; “Bizler Ankaralının gerçek derdiyle ilgilendikçe aradaki farkın gittikçe açıldığını halkın yoğun ilgisinden ve karşı tarafın çukur-çamur siyasetine başlamasından anlıyoruz. Kendilerine oy vermeyen herkesi ‘vatan haini´ ilan ediyorlar, madem öyle sandıkta yenilmek çok kötü birşeyse o zaman kanunu değiştirin, atamayla kendi adamlarınızı belediye başkanı yapın. Ama seçim yapılıyorsa demokrasiye inanacaksınız.” diyerek attıkları iftiraların ellerine bulaştığını söyledi. Mehmet Özhaseki´nin teröristlere “gerilla”, şehitler için de “ne için öldükleri belli değil” dediğini söyleyince  “Fetö´den el mi aldınız?” diye soranların, Pensilvanya´ya insanları taşıdıklarını hatırlatmak gerektiğini vurguladı.

Adaylığını engellemek için türlü yollara başvuranların, aday olduktan sonra da duvarlara “Her Biji Mansur” diye Kürtçe yazılar yazdırarak sanki PKK´lılar destekliyormuş algısı yaratmaya çalıştıklarını söyleyen Yavaş, bunu yapan kişinin ise belediyede genel müdür yardımcısı olduğunun tespit edilerek şikâyet edildiğini açıkladı.

Yavaş, kendisine yönelik iftiraların artmasının nedenini; mal beyanını ve “Şeffaflık Bildirgesini”  açıklayan ilk belediye başkanı olmasından kaynaklandığını, 1994´den beri kamu görevinde olan Mehmet Özhaseki´yi de mal beyanını millete açıklamaya buradan davet ettiğini söyledi.

 “Beka diyorsunuz, Sayın Arınç, Özhaseki, Nihat Zeybekçi ‘beka problemi yok´ diyor. Alt tarafı bir belediye başkanı seçeceksiniz.” eleştirisini yapan Yavaş, göreve geldiğinde; tozsuz-çamursuz yollar yaparak, yeşil alanları çoğaltarak, musluktan içilebilir sular akıtarak, güzel ulaşım sağlayarak hizmet edeceğini, sonuç olarak 5 yıllık hizmet yetkisini aldığında 6 milyon Ankaralıya hiçbir ayrım gözetmeksizin eşit hizmet anlayışıyla, mutluluk-huzur-bereket getirmeye talip olduğunu ve farkını göstereceğini belirtti.

Haber: Betül Sayın/Angara Gazetesi