CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl “Biz 93 yıllık partiyiz. Geçmişte çok ağır bedeller ödeyen partinin mensuplarıyız. Eğer sıra bize gelecekse, bu dillendiriliyor diye ne geri adım atarız, ne korkarız, ne sineriz. Böyle bir kaygı içinde değiliz” dedi.
Bingöl, bir grup gazeteciye yaptığı açıklamada, 6 Kasım 2016 tarihli Parti Meclisi bildirilerinin arkasında olduklarını vurguladı. Bildiriyle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti´nin suç duyurusunda bulunmasına ilişkin ise Bingöl, “Sıra size geliyor´ algısı yaygın bir şekilde var ama bizim bir korkumuz, çekincemiz yok. Tavrımızı hiç geri adım atmadan sürdüreceğiz. Biz PM bildirisiyle çok net bir duruş sergiledik. O duruşumuz kararlı bir şekilde devam edecek. Bizim tek derdimiz, Türkiye´deki bu sıkıntıların giderilmesi. Bir ana muhalefet partisi olarak, bizim kaygılarımızın ve önerilerimizin dikkate alınmadığında nelerle karşılaştığımız geldiğimiz süreçte çok net bir şekilde ortaya çıktı. CHP olarak hep haklı çıktık” dedi.
"CHP ÇOK AĞIR BEDELLER ÖDEDİ"
Bingöl, “Sıra bize gelecekse ilk kez bize gelmiş olmayacak. Biz 93 yıllık bir partiyiz. Geçmişte çok ağır bedeller ödeyen partinin mensuplarıyız. Darbelerde en çok sıkıntı çeken, acısını yaşayan partiyiz. 12 Eylül döneminde, bizim milletvekillerimiz, il, ilçe başkanlarımız şehit edildi ama biz asla geri adım atmadık. Bize ahlaksızca saldırılar yapıldı, bunlar bizi yıldırmaz. Eğer sıra bize gelecekse, bu dillendiriliyor diye ne geri adım atarız, ne korkarız, ne sineriz. Böyle bir kaygı içinde değiliz. Biz mücadeleci bir partinin mensuplarıyız” diye konuştu.
“CUMHURİYET TARİHİ BOYUNCA İLK KEZ KARŞILAŞILAN BİR DURUM”
Hükümetin ayrıştırıcı dili kullanmayı sürdürdüğünü ve bunun da sorunların daha da büyümesine yol açtığını ifade eden Bingöl, “Türkiye´de kaygı içinde olmayan, geleceğinden endişe duymayan toplumun hiçbir kesimi yok. Bir grup mutlu azınlığın, AKP yanlılarının, yandaşlarının dışında bu süreci kaygıyla izleyen büyük bir toplum kesimi var. Onlar da bu süreçten nasıl çıkarız, ‘nasıl kendimizi ve ailemizi koruma altına alırız´ diye arayış içine girmişler. Bu Türkiye´de cumhuriyet tarihi boyunca ilk kez karşılaşılan bir durum. Bu çok önemli ve dikkate alınması gereken bir husus” dedi.
“DOĞRU BİR İŞ YAPTIĞIMIZ ÖFKELERİNDEN BELLİ”
Bu nedenlerle söz konusu PM bildirisinin de çok önemsendiğini ve çok ses getirdiğini kaydeden Bingöl, “Bunun da en somut örneği hükümet yetkilerinin ve AKP´nin birbiri ardına açıklamalar yapmaları” dedi. Bingöl, bildirinin içeriğinin zaman zaman hep dile getirildiğini, “AK Parti´nin teröre yardım ve yataklık yaptığı” cümlesinin daha önce de CHP tarafından defalarca söylendiğini ifade ederek, “Şimdi o bildirinin zamanlamasının ve içeriğinin ne kadar doğru olduğu, açıklama yapanların öfkelerinden belli oluyor. Demek ki biz doğru bir iş yapmışız” diye konuştu.
“DİRENMEK, GİDİŞİN İYİ OLMADIĞINI YÜKSEK SESLE İFADE ETMEK”
Bingöl, bildiride yer alan “direnme hakkı” ifadesiyle ilgili de, “Buradan kasıt, bu olumsuzluklara karşı bir ses yükseltmek, bir araya gelerek ortak bir tavır koymak, gidişin iyi olmadığını yüksek sesle ifade etmek, bir dayanışma ortaya koymaktır. Bu ülkenin menfaatine olan bir direnme. Başka bir anlam yüklenmesi doğru olmaz´´dedi.