BİZ NE İÇİN ŞEHİT OLDUK?

Dernek adına konuşan Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Ertay  “Mitingimizin gazi ve şehitlerimizi toplumdan saklamak isteyenleri rahatsız ettiğini anlamaktayız. Gazi ve şehit ailelerinden korkunun kaynağı nedir? Peki o zaman biz neden şehit olduk? Niçin ayaklarımızı, bacaklarımızı, gözlerimizi kaybedip gazi olduk?” diye sordu.

Ertay, şunları kaydetti:

“13 Ekim günü Tandoğan’da düzenleyeceğimizi bildirdiğimiz Teröre Karşı Halk Mitingi, mitinge iki gün kala güvenlik önlemlerinin alınmasında sözde zorluk bulunduğu gerekçe gösterilerek valilik tarafından iptal edildiğini öğrendik. Tamamen siyasi nitelikteki mitingin iptal kararının arkasına sığınan siyasi iradeyi ve kararın bizatihi kendisini kınıyoruz.

Mitingi şehit yakınları ve gazilerin kurduğu dernekler zorlaşa gerçekleştireceklerdi. Yasal süresi için Ankara Valiliği’nden izin alınmıştı. Mitinge 48 saat kala Ankara Valisi 13Ekim Ankara’nın Başkent oluşu günüdür. O gün çeşitli törenler düzenlenecek. Bu mitingi ya ileri bir tarihe alın ya da Abdi İpekçi parkında düzenleyin diye miting tertip komitesini uyardı.

Arkasından da mitingi iptal oldu dedi mitingi düzenleyenler teröre en yakınlarını kaptıranlar. Kimi bacağı, kimi kolunu, kimi gözünü kaybetmiş gaziler ve şehit yakınlarıdır. Bunlar bütçelerinden geçimlerinden fedakarlık yapıp Ankara’ya gelmişler ve gelmeye de devam ediyorlar.  Mitingimizin gazi ve şehitlerimizi toplumdan saklamak isteyenleri rahatsız ettiğini anlamaktayız. Gazi ve şehit ailelerinden korkunun kaynağı nedir acaba?
Hangi nedenle olursa olsun, bir devletin en fazla sahip çıkması gereken milletimizin onuru gazi ve şehit ailelerini susturması, kucaklaşmalarını sağlayacak mitingi, güvenliğinin sağlanamayacağı aldatmacası ile iptal edilmesi skandaldır.  Evet biliyoruz teröristlerden esirgenmeyen mitingi hakkı, bu milletin gazilerinden ve şehit yakınlarından, şehitlerin ruhlarından esirgeniyor. Oysa biz mitingimiz ile kanıksanan bu duruma isyan etmek istedik. Milletimizin kendisine gelmesini istedik. Size, milletimize sormak istiyorduk! Biz ne için şehit olduk? Ne için ayaklarımızı, bacaklarımızı, gözlerimizi kaybedip gazi olduk? Ne için? Yoksa biz mi teröristiz? Biz mi vatan hainiyiz?  Biz elbette vatan topraklarına nifak tohumları nefret tohumları ekmek istemiyoruz. Barış ve kardeşliğin egemen olmasını istiyoruz. Ancak, teröriste terörist gibi, vatansevere vatansever, gaziye gazi gibi davranılmasını istiyoruz. Dahası vatan hainlerinin ülkemizde söz sahibi olmasını ve bizi yönetmesini istemiyoruz.”

“PKK-AKP KARDEŞTİR”

Gazilerin Tandoğan mitinginin Valilik tarafından iptal edilmesine tepki gösteren CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan, AK Parti’ye yönelik sert eleştirilerde bulundu.

Tarhan, “Buradan ilan ediyorum: PKK –AKP kardeştir. PKK-AKP-Habur - Oslo kardeşliği ile şehirlerimize doldurdukları ve göz yumdukları bombalarla bize onulmaz acılar yaşattılar. Bunu asla ve asla unutmayacağız” dedi.

Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimler Derneği Ankara Şubesi’nce 13 Ekim Cumartesi günü Tandoğan’ yapılması kararlaştırılan “Teröre Karşı Halk Mitingi” Valilik tarafından, “güvenlik” gerekçesi ile iptal edildi.

Miting nedeniyle günler öncesinden Türkiye’nin dört bir tarafından Ankara’ya akın eden binlerce gazi ve şehit yakını, Valiliğin kararı ile şoke oldular.

Karara tepki gösteren gazi ve şehit yanları cumartesi saat 13.00’deTandoğan meydanında toplanıp basın açıklaması yaptılar.

Açıklama sırasında gazi ve şehit yaları sık sık, “Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez, Apo’nun Piçleri Yıldıramaz Bizleri, Ne Mutlu Türküm Diyene” diye slogan attılar.

Dernek Başkanı Hamit Dölek ve Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Ertay ile Şehit Aileleri Federasyon Başkanı Hamit Köse tarafından yapılan konuşmalarda valiliğin kararı protesto edilerek kınandı.

Gazi ve şehit ailelerine destek amacıyla Tandoğan’daki basın açıklamasına katılan CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan ile Ankara Milletvekili İzzet Çetin de yaptıkları konuşmalarla hükümete yönelik ağır eleştirilerde bulundular.

Tarhan, “Bugün olağanüstü bir gün yaşanıyor” diyerek başladığı konuşmasında şunları kaydetti:

“Bu ülkenin birliği, bütünlüğü için canlarını ve geleceklerini feda etmiş şehitlerimizin ve gazilerimizin seslerini duyurmalarına bugün faşizan bir şekilde engel olunmuştur. Ankara Valisi bugün bir susturucu görevi yapmıştır. Aslında arkasında zorba bir yönetimin olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunun anlamı, bu insanlar sizleri görmek, sizlerin sesini duymak istemiyorlar. Çünkü birileri onları olumsuz ansın istemiyorlar. Yapacakları pazarlıkta birilerini küstürmek istemiyorlar. O yüzden sizin üzerinize bir örtü örtmek istiyorlar. Bunun farkında olarak mücadeleye devam etmenizi istiyorum. Biz yurtseverler olarak size yapılan bu baskıyı şiddetle kınıyoruz.  PKK –AKP kardeştir. Bunu buradan ilan ediyorum. PKK-AKP-Habur - Oslo kardeşliği ile şehirlerimize doldurdukları ve göz yumdukları bombalarla bize onulmaz acılar yaşattılar. Bunu asla ve asla unutmayacağız. Mücadeleniz mücadelemizdir. Emperyalizme ve taşeronlarına karşı bu bölgede omuz omuza mücadele etmeliyiz. “

“İPTAL EMRİNİ BAŞBAKAN VERDİ” İDDİASI

İzzet Çetin de konuşmasında, “Esasında mitingi engelleyen Ankara Valisi değil, yurttaşa takla attırmaya kalkan İçişleri Bakanı ve on emir veren Başbakandır. Sizin buraya toplanmanızdan biraz önce arkadaşımızın bildiriden halkımızın bilgi sahibi olmasından korktular. Sizin sesinizi durmanızdan korktular. Onlar teröristlerle ve terörist başı ile Oslo’da, İmralı’da, Bursa’da pazarlık yapmalarını sizin ağzınızdan vatandaşın uymasından korktular. Velhasıl belki sizinle karşı karşıya gelmekten korktular. Bunları engelleyen her kimse Başbakan, İçişleri Bakanı ve Ankara Valisi ise her birisini ayrı ayrı protesto ediyorum ve kınıyorum” dedi.