Küreselleşme, Emperyalizm ve Milliyetçilik
Konu başlıkları altında atölye çalışmaları gerçekleştirildi. Atölye çalışmalarının neticesinde belirlenen tebliğciler tarafından gün boyu yapılan çalışmalar ve ortaya çıkan veriler divan kurulu başkanlarının moderatörlüğünde tebliğciler tarafından okundu.Çalıştay kapsamındaki konu başlıklarının sonuçlarına bakıldığı zaman Türk Gençliğinin yaşadığı temel sorunlara ilişkin çok sayıda çözüm önerisinin yer aldığı görüldü.
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen `3 Mayıs Milliyetçiler Günü 2. Türk Gençlik Kurultayı` MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli`nin katılımıyla Ankara Arena Spor Salonu`nda gerçekleştirildi. Bahçeli, Türk gençliğini suskun görenlerin yanıldığını belirterek, Türk gençliğinin dinamik ve dipdiri olduğunu ifade etti. Türk gençliğinin meselelerin pürdikkat takipçisi olduğunu söyleyen Bahçeli, gençliği, duyarlı, uyanık, atılgan ve mert olan bir milletin yolunun açık ve tarihinin parlak olduğunu, gençliği heyecansız bir toplumun ise ayakta kalamadığını dile getirdi. Türk gençliğinin kurultayda olduğunu ve Türkiye`nin kurtuluş yolunda olduğunu belirten Bahçeli, "Sizler mutlu, kutlu, huzurlu günlerin müjdesini veriyorsunuz. Birliğin ve beraberliğin gür meşalesini yakıyorsunuz. Türklük sizlerle baki kalacaktır. Türkiye sizlerle bekasını koruyacaktır. Türk milletinin istikbali sizlerle teminat altına alınacaktır. Görevinin ağır, Çetin Zor ama bir o kadar da ulvidir. Yolumuz uzun, çetrefilli ama bir o kadar da mübarektir. Sizlere güveniyor, her zorluğun üstesinden geleceğinize canı gönülden inanıyorum. Hareket demek mekanın sınırlarını aşmak, kalıpları yıkmak, zemin ve zamanı anlamsız bırakmak demektir. Zamanın bir bölümüne takılmış hiçbir fikir tam manasıyla harekete geçemeyecek, kalıcı veya sürekli olamayacaktır. Modası asla eskimeyen fikirlerin en temel özelliği içinden çıktığı sosyal şartları yansıtarak dinamik bir karakter sergilemektir" ifadelerini kullandı.
"Bizi korkular değil, umutlar bir araya getirmiştir" diyen Bahçeli, "Bizi dönemsel şartlar değil yaşanmış yüzyılın bereketi bir millet yapmıştır. Çektiğimiz çileler, katlandığımız zorluklar, kız alıp-vermeler millet olmamızın ispatıdır. Ne var ki bizi bölmek istiyorlar. Küsüp ayrılmamız için haince, alçakça tezgah kuruyorlar. Bir avuç terörist yollara zaman ayarlı bomba düzenliyor. Tarihimize saldırıyorlar, milliyetçiliği suçluyor, Türklüğe suikast düzenliyorlar. Binbir badireyle onca ıstırapla yurt yaptığımız toprakları elimizden almak için namertler görev başında" şeklinde konuştu.
Bahçeli, "İkaz ediyorum coğrafyamız tartışılırsa milletimiz, milletimiz tartışılırsa devletimiz, devletimiz tartışılırsa bayrağımız, bayrağımız tartışılırsa varlığımız ve bağımsızlığımız ateşe atılacaktır. Vatanımız üzerinde oynanan oyunların tamamı bu tertemiz ve soylu milleti parçalamak için bina edilmiştir" dedi.
Başbakan Erdoğan`ın korku edebiyatıyla, tarihle yüzleşme sözleriyle geçmişi çarpıtma peşinde olduğunu ileri süren Bahçeli, "Başbakan yüz yıl önceki olayları korkularımızdan arınarak ele almamız gerektiğini söylemektedir. Sözde soykırım tezlerine destek vermenin, taziye mektubu yazmanın yeni adı korkularımızdan kurtulmak olarak formüle edilmiştir. Az evvel detaylarıyla aktardığım kayıpların Başbakan`a göre büyütülecek bir yanı yoktur. Milletçe geçmişte yaşadığımız hüsran verici dönemlerin istismar edildiği ve tehdit aracı olarak kullanıldığı Başbakan`ın iki dudağından çıkmıştır. Başbakan`a göre, son iki yüz yıldır, bu topraklarda bölünme ve irtica vasıtasıyla toplum terbiye edilmek istenmiştir. Sayın Erdoğan emin ol, bilmiş ol; böyle bir terbiye hali vasat bulsaydı senin adından ancak ve ancak mahalle aralarında birlikte top koşturduğun, bilye oynadığın arkadaşların bahsederdi. Başbakan hezeyannameden farksız olan geçen Salı günkü Meclis grup konuşmasında, öyle şeyler söylemiş, öyle isnatlar da bulunmuştur ki, dinleyen ve duyan herkesi hayrete sevk etmiştir. Başbakan Erdoğan şöyle diyor: `Türk müsün? Korkmayacaksın. Kürt müsün, Arap, Çerkez, Laz, Gürcü, Roman mısın, Boşnak mısın? Korkmayacaksın. Sünni misin, Alevi misin? Artık korkmayacaksın.` Sanki cesaret abidesi kesilen, sanki cesaret anıtına dönen Başbakan acaba mahkemenin önüne çıkmaktan, rüşvet ve yolsuzluktan dolayı hesap vermekten niçin korkuyor, niçin ödü kopuyor" dedi.