Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında 2021'in Türkiye için her anlamda zor bir yıl olduğunu söyledi.
Halkın yüzde 70'inin kaygıyla yaşadığını belirten Karamollaoğlu, "Biz Saadet Partisi olarak her şeyden önce bu ülkenin kaybolan umutlarını yeşertmekte ve insanımızın neşesini yerine getirmekte kararlıyız. Yarını korkuyla değil, umutla beklemesini sağlayacağız" dedi.
"TÜRKİYE'NİN YENİ BİR İKTİDARA İHTİYACI VAR"
Karamollaoğlu, iktidarın birtakım problemler yaşadığını söyleyerek, "Bunların tedavi edilebilir olduğunu anlatabilmek için yeni girişimlerde bulunuyor. Yeni girişimlerin adını da bir türlü sabitleştiremediler. Önce 'Çin' modeli, arkasından 'Güney Kore' modeline geçildi, şimdi de 'Türk tipi'ne geçiliyor. Modelin ne olduğunu bir türlü anlayamadık, iktidar da bilmiyor. İktidar, bir bildiği varmış intibaını doğurmak istiyor.
Biz buna olsa olsa artık 'Bütünüyle çökme noktasına gelen AK Parti modeli' diyebiliriz. Artık çok açık ve net anlaşılmıştır ki; Türkiye'nin yeni bir modelden çok, yeni bir iktidara ihtiyacı var. İnsanın geleceği üzerinden ekonomik bir kumar oynamayan iktidara ihtiyacı var. Vatandaşına tepeden bakmayan, seçim kazanmak hırsı uğruna ülkeyi iflasa sürüklemeyecek bir iktidara ihtiyacı var. Bunları sıralayınca görüyoruz ki Türkiye'nin Saadet Partisi'ne ihtiyacı var" diye konuştu.
'ERKEN OLDUĞU KANATİNDEYİM'
Karamollaoğlu, açıklamasının ardından bir gazetecinin, "Kılıçdaroğlu'nun adaylığını uygun görüyor musunuz?" sorusuna, "Ben bunun için geçmişte ifadede bulunmuştum. Şu anda bir cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinin erken olduğu kanaatindeyim. Zamanı geldiğinde bu istişarelerle karara bağlanır. Sayın Cumhurbaşkanı, 'seçim, zamanında yapılacak' diyor. Zamanında da olabilir, erken de olabilir ama seçim kararı alındıktan sonra hızla bir cumhurbaşkanı adayı veya birkaç cumhurbaşkanı adayı ortaya çıkabilir" diye cevap verdi.
Karamollaoğlu, Gelecek Partisi ile Demokrasi ve Atılım Partisi'nin Millet İttifakı'na katılacağı ve ittifakın adının 'Büyük Millet İttifakı' olacağı iddialarının hatırlatılması üzerine ise, "Bir ittifak olsun olmasın ama önemli konu, bugünkü sistemin mutlaka değişmesidir. Bu sistemin nasıl değişeceği konusunda da bu arkadaşlarımızın katılımıyla birtakım görüşmeler zaten yapılıyor. Ama bu ittifak manasında değil. Nasıl bir sistem kurulsun, nasıl kararlar süratle alınabilsin, o görüşmeler yapılıyor. Bunun da faydalı olduğu kanaatindeyim. Zaten böyle bir dirsek teması var" ifadesini kullandı.