Keskin Ankara il başkanlığının kadın ve gençlik kolları ile milletvekili aday ve aday adaylarının da dâhil olduğu seçim koordinasyon kurulu oluşturduklarını ve Ankaranın bütün ilçelerine dağılacak programlar yaptıklarını beyan etti. Ankara il başkanlığı ve CHP genel merkezin hiçbir zaman olmadığı kadar seçimlere hazır olduğunu söyleyen Keskin seçim bildirgesinin halk tarafından benimsendiğini ve bunu yazılı basında da takip ettiklerini bildirdi. CHPnin şimdiye kadar söylenmemişleri söyleyerek rüzgarı arkasına aldığını, bunu da seçim politikalarını ve çalışmalarını salonlarda değil birebir, lokal ve halkla temas eden kendisini anlatabilen bir programla gerçekleştirdiklerini belirtti.
Ankarada oyumuzu % 30 arttıracağız
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun verdiği talimatlar doğrultusunda seçim programında diğer partilerle ilgili hiçbir şey konuşmayacaklarını, onların yaptıkları veya yapamadıkları ile ilgili söylemlerde bulunmayacaklarını, sadece CHP seçim bildirgesine bağlı bir seçim propagandası güdeceklerini aktaran Keskin, Seçim bildirgesinde ne yazıyorsa halka onu anlatacağız. Halkımızın da söylediklerimizi benimseyip kartopundan devasa bir çığa dönüşeceğini umuyoruz. Ankarada aldığımız oyu %30 arttırarak birinci parti olacağız. Ankarada oy dağılımının değiştiğini herkes görüyor dedi.
Kartlar yeniden karılacak
Seçim bildirgesindeki vaatlerin gerçekleştirilebilir olduğunu söyleyen Keskin, Gerçekten Türkiyenin sorunlarının çok iyi anlaşıldığı ve bunlarla ilgili iyi çözüm önerileri getirildiğini görebilirsiniz. Sahada da CHPnin iyi bir alternatif olduğu gözüküyor. İktidar partisi bile artık koalisyonların ülkeye zarar vereceği şeklinde söylemlerle propagandalara başladılar. 8 Hazirandan sonra da kartların yeniden karılacağı Türkiye yönetiminin 8 Hazirandan sonra daha demokratik daha çağdaş yönetileceğine inanıyoruz dedi.
Milletçe Alkışlıyoruz sloganının halk tarafından sevildiğini ve alkışlarla gösterilen tepkilerin bir protestonun yanı sıra demokrasi çağrısı, özgürlük ve birliktelik çağrısı olduğunu, söyleyen Keskin, 20 ayrı ekibin ve gönüllülerin evlerde ve sahada seçim gününe kadar katlayarak arttıracaklarını, Ankarada 16 milletvekili çıkarmak ve her ilde birinci parti olmayı hedeflediklerini belirtti.
Çalışmalarının genellikle il koordinasyonda geçtiğini, seçim çalışmalarında kullandığımız ekipmanlar aynı olduğunu, aday adaylarının seçim ofislerini kapatmadığını söyleyen Keskin, il ve ilçelerde açılan onar tane seçim ofisinin açıldığını sözlerine ekledi.
Taahhütlerimiz yeter
Şimdiye dek CHPye oy vermemiş insanların CHPye oy vermesi için seçim bildirgesinde yayınlanan taahhütlerin yeterli olacağını, bu taahhütlerin gerçekleşebilir nitelikte olduğunu belirten Keskin, asgari ücretin vergiler kaldırılıp, taşeron firmaların da aradan çıkarılmasıyla 1200-1500 liraya çıkacağını, KOBİlere ödedikleri vergi kadar ve sıfır faizle kredi verilebileceğini, 800 bin liralık araçlar alınacağına veya 2 milyon lira ile sadece park yapılacağına emekliye bir maaş ikramiye verilebilmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Yerel yönetimde şeffaflık
Yerel yönetimlerde şeffaflık ilkesinin CHPli belediyelere bakılarak ta görülebileceğini vurgulayan Keskin, Çankaya belediyesinin de gerçekleştirdiği gibi lokal referandumlarla halkın yönetimlerde daha fazla söz sahibi olmasını sağlayacaklarını aktardı. Sosyal yardımların hak edene ve daha yüksek miktarlarda sağlanacağını, taşeron firmaların aradan kaldırılarak işçilerin devlet işçisi olmasını sağlayacaklarını belirtti.
Yeterli kaynaklar var, öz kaynaklar harcanmamalı
Yerel yönetimlerde öz kaynakların kullanılması adı altında halkın malının gasp edildiğini, parsel parsel satıldığını söyleyen Keskin, rantı halkın paylaşmasını savunduklarını belirtti. Bu durumun AKP başkan yardımcısının büyükşehir belediye başkanına söyledikleriyle de itiraf edildiği vurgusunda bulunan Keskin, kaynak yaratmanın israf olduğunu, belediyelerin zaten çevre temizlik vergisi, emlak vergisi gibi gelirlerinin olduğunu 1 liralık malın 10 liraya alınmaması ile zaten yeterli kaynağa sahip olunacağını vurguladı.