Haluk Koç, seçim turuna Çubuk ilçesi ile devam etti. İlçede şoförler, minibüsçüler, halk otobüsçüleri, kamyoncular gibi meslek odalarında ayrı ayrı toplantılar gerçekleştiren Koç, Muhtarlar Derneği, Terör Mağdurları Derneği ve Zahireciler Sitesi’ni de ziyaret etti. CHP iktidarında yapacaklarını anlatarak destek isteyen Koç, “Türkiye’de terazinin kefeleri çok açıldı. Bunu biraz dengelemek lazım. Aksi takdirde freni boşalmış kamyon gibi yokuş aşağıya sürükleneceğiz” dedi.

“Paniğin nedeni hesabını veremedikleri hırsızlıklardır“

İktidarın panik içerisinde olduğunu söyleyen Koç, “Artık ellerin tuttukları ve bunu bir tahakküme çevirdikleri, baskıya çevirdikleri iktidar gücünü kaybetmenin telaşı içindeler. Demokrasilerde iktidarlar değişir ama Türkiye’deki iktidar giderken panik yaşıyor. Bunu sorgulamak lazım. Bu paniğin arkasında şu ana kadar hesabını veremedikleri hırsızlıkların, yolsuzlukların, arsızlıkların, ahlaksızlıkların hesabını verme korkusu yatıyor. Bunu çok açıkça görüyoruz. Devlet kesesinden, hepimizin ödediği vergilerle haram üzerine siyaset yapanlar, yine bu milletin gözü önünde yaşanıyor. Bütün bunları aşacağız. İstedikleri kadar bağırsınlar, istedikleri kadar tepinsinler, istedikleri kadar titresinler, istedikleri kadar korksunlar CHP bu milletin temel dertlerine çare olabilecek bir programı ilk defa milletin önüne bu seçimlerde getirmiştir” dedi.

“Abbas yolcu, bağlasan durmaz”

Anket sonuçları üzerinden yaptığı değerlendirmeyle AKP’nin tek başına iktidar olma şansının kalmadığını ifade eden Koç, “Yüzde 40’ın altında seyreden bir AKP. 3 büyük ili söylüyorum. 4 kamuoyu araştırma şirketinin ortak çalışmasından çıkan sonuç şu ki seçmenlerin yüzde 51’i, 3 büyük ilimizde. AKP yüzde 38, CHP yüzde 35, İstanbul’da 8-9 puan AKP önde, ara süratle kapanıyor. Ankara’da kafa kafaya bir yarış, İzmir’de 19 puan CHP önde. 3 büyük ilin fotoğrafı bu. Diğer illerle beraber artık AKP için 23 Nisan çocuğunu masaya oturttuğu gibi istediğini as, istediğini kes sen artık başbakansın dönemi bitti. Onun için ben buradan bütün milletimize sayın genel başkanımızın sözleriyle seslenmek istiyorum. Korkmayın, sinmeyin, yılmayın. Bu ceberut iktidar, baskı aracı olarak devletin bütün imkanlarını milletin üzerine yıkan bu iktidar Abbas yolcu bağlasan durmaz misali gidiyor” diye konuştu.

“Yandaş taşeron şirketleri elimizin tersiyle iteceğiz”

Taşeronu kaldıracaklarını da kaydeden Koç, şöyle konuştu: “Şu anda devlette 850 bin kişi köle olarak çalışıyor. Taşeron işçi demiyorum, köle olarak çalışıyor. Yani ülkedeki işsizlik zaten yüzde 11’i geçti. Nitelikli eleman bakımından işsiz sayısı yüzde 20’leri geçti. Bir yandan da 850 bin taşeron statüsünde çalışan köle var Türkiye’de. CHP’nin söylediği çok açık. Ben taşeron şirketi aradan çıkarıyorum. Ona verdiğim parayı başka bir kaynak bütçeden aktarmadan, doğrudan çalışan işçiye vererek, onları kadrolu yapacağım. Nasıl yapacaksın, kaynak nerede diye bağıranlara söylüyorum. Kaynak var. Devletin bütçesinden kuruş çıkmadan sadece sizin yandaş taşeron şirketleri elimizin tersiyle iteceğiz. Kölelik altında ezilen bu insanlara insanca bir yaşam vereceğiz. 850 bin taşeron işçisine sesleniyorum. Kırın artık zincirlerinizi. Evinize mutlu gidin. İşinize gittiğinizde ben bugün kovulacak mıyım korkusu olmasın. CHP’nin sözleri çok net ve açık. Umarım bu karşılığını bulacaktır.”

“Cumhurbaşkanın kafası çok karışık”

Çözüm sürecine ilişkin basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Koç, “Çözüm süreci bir ibret görüntüsü olarak milletin gözünün önünde duruyor. Benim için Kürt sorunu vardır diyen eski başbakan yeni cumhurbaşkanı. Kürt sorunu yoktur diyen eski başbakan yeni cumhurbaşkanı. İmralı’da masa kuran, terör örgütü ile devletin istihbarat teşkilatını orada buluşturan ve olayı pazarlık noktasına taşıyan eski başbakan yeni cumhurbaşkanı. Terör örgütü ile görüştüğümüzü iddia edenler, ispatlayanlar olursa şerefsizdir, alçaktır diyen eski başbakan yeni cumhurbaşkanı. Devletin terör örgütü ile görüştüğünü açıklayan, ne oldu görüştüyse ben gönderdim görüşmeye diyen eski başbakan yeni cumhurbaşkanı. Yani gelgitlerle dolu, kafası karışık. Bir sorun var. Bu sorunun temelindeki problemlerin çözüm noktası, motor seferi düzenleyerek İmralı adasında devletle terör örgütünü buluşturan pazarlık masları değil, bu sorunun çözümü milletin meclisidir. Neyi saklıyorsunuz, neyi milletin şeffaf bir şekilde huzurunda görüşmekten kaçıyorsunuz. Bir şeyleri örtüyorsunuz demek ki. Bir pazarlık var orada demek ki” dedi.