Bugünlerde kime dokunsanız bin ah işitiyorsunuz. Vatandaşlar ah çekmekte çok haklı lakin dertlerini dinleyen yok. Vatandaşımızın derdini dinlemesi gerekenler; dün “garibin, gurebanın sahibiyiz” diyerek iktidara gelenler, “kimsesizlerin kimsesiyiz” iddiasıyla iktidarda kalanlar, yani ülkemizi halen yönetenlerdir.
Ahların en fazla duyulduğu bölgelerden biri de Karadeniz Bölgesidir. Türkiye, dünya fındık üretiminin %70-75´ini sağlayan lokomotif bir ülkedir. Ancak ne yazık ki fındıkta söz sahibi değildir. Düşününüz; dünya fındık üretimi yaklaşık 780 bin ton, bunun ortalama 600 bin tonunu siz üretiyorsunuz ama dünya fındık piyasasının işleyişinde ve fiyat oluşumunda esameniz bile okunmuyor.
Geçimini fındık üretiminden sağlayan milyonlar, AKP iktidarının başarısız, beceriksiz ve hatalı politikaları yüzünden yıllardır büyük mağduriyet yaşamaktadırlar.
Bu hataların birincisi, AKP iktidara geldikten sonra bir inat uğruna Fiskobirlik gibi bir kurumu devreden çıkararak fındığın ölüm fermanını imzalamasıdır. Oysa Fiskobirlik eksiklikleri giderilerek üreticinin birliği olma görevini sürdürebilirdi ve bunun maliyeti 15 yıldır bu konuda yapılan israfın çeyreğini bile bulmazdı.
İkinci dramatik hata ise Rekabet Kurumu´nun 2015 yılında, fındık ticaretinde piyasa yapıcı önemli bir Türk firmasının, küresel çikolata üreticisi bir İtalyan firmasına devrini onaylamasıydı. Bu devirle birlikte piyasanın kontrolü Türk üreticilerinin ve tacirlerinin elinden çıkmıştır. Kısaca, AKP iktidarı piyasaların yabancı tekellerin eline geçmesine göz yummuştur.
Bütün bu hatalı politikalar sonucunda iktidar fındığı idama, üreticiyi de sefalete mahkum etmiştir.
ÜRETİCİ BAĞIŞ DEĞİL, HAKKINI İSTİYOR
Fındık alım fiyatları 17 Ağustos günü 10 ila 10 buçuk TL aralığında açıklanmış ve 21 Ağustos´tan itibaren de alımlara başlanmıştır.
Peki, üretici memnun mudur? Hayır. Çünkü fiyatlar hızla maliyetinin altına, 8 buçuk – 9 TL bandına, hatta daha aşağılara gerilemiştir.
Hükümete sesleniyoruz, sizden himmet ya da bağış bekleyen yoktur. Üretici sadece hakkının hukukunun korunmasını istiyor, alın terinin ve emeğinin karşılığını bekliyor.
Bu sorunları çözmek zor değildir. İnşallah bunun ne kadar kolay olduğunu bütün milletimize göstereceğiz.
Hesabı kitabı doğru yapacaksınız, aklınızda başka hesaplar olmayacak, her zaman milletin yanında yer alacaksınız. Yeter ki, işi bilene verin. Fındık maliyeti belli, devletin verdiği destekler belli, ülkede enflasyon oranı belli, geriye kaldı üretici refahı. Hepsini hesaplayın ve üreticinin hakkını gecikmeden verin.
ÜRETİCİNİN VE EMEKÇİNİN DESTEKÇİSİ, “SESSİZ ÇOĞUNLUĞUN SESİ” OLACAĞIZ
Yok derseniz ki, “ne yaparsak yapalım nasılsa oy alıyoruz, üretici de kim oluyor?” o zaman karşınızda bizi bulacaksınız. Bu ülke de, bu millet de, üreticilerimiz de sahipsiz değildir.
AKP iktidarına sesleniyoruz: Artık algı yönetimiyle üreticileri ve bütün milleti aldatma ve kandırma döneminiz tez zamanda kapanacaktır.
Milletin umutla beklediği partimizi kısa zamanda kuracağız, üreticinin ve emekçinin destekçisi, “sessiz çoğunluğun sesi” ve gerçek manada “kimsesizlerin kimsesi” olacağız.
15 yıldır kesintisiz süren iktidarınıza milletimizin teveccühüyle son vermek ve tüm üreticilerimizin alın terinin ve emeğinin hakkını vermek boynumuzun borcudur.