“ŞİMDİ YABANCILAR KOMPLEKSE KAPILIYOR”
Başkan Gökçek, AK Parti Genel Merkezi’nde Dış İlişkiler Komisyonu Başkanları için düzenlenen toplantıda, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin uluslar arası ilişkilerle ilgili deneyimlerini anlattı.
İlk belediye başkanı olduğunda yabancı heyetler geldiğinde komplekse girer bir durumda olduğunu belirten Başkan Gökçek,“Dışarıdan bir yabancı heyet geldiğinde kendilerine gösterebileceğimiz, ‘şunu da yaptık’ diyebileceğimiz bir yer yoktu, ancak bir Atakule’ye çıkarırdık, bir de Ankara Kalesi’ne götürürdük. Aradan zaman geçti, şimdi o kadar çok gezdirecek dolaştıracak yerimiz var ki gelenlerin bir kere kesinlikle süresi yetmiyor ve ilk zamanlar biz komplekste iken şimdi gördükleri faaliyetler karşısında onlar komplekse kapılıyorlar” diye konuştu.
-“TATLI SÖZ YILANI DELİĞİNDEN ÇIKARIR”
Yabancılarla kurulan iyi ilişkilerin temelinde samimiyet ve içtenliğin önemine vurgu yapan Başkan Melih Gökçek, sık görüşmelerin ve uluslar arası faaliyetlerin yabancılarla ilişkileri mükemmelleştirdiğine dikkat çekerek, bu konuda yaşadığı önemli bir anısını anlattı:
“Avrupa Birliği’nden ilk şeref bayrağı ödülünü aldığımız törende Avrupa’dan büyük bir ekip, grup geldi. Bunların içerisinde Türkiye’nin her konuda aleyhine çalışan Danimarkalı Avrupa Parlamentosu’nun bir bayan milletvekili vardı. Bu kişi bizim hakkımızda rapor hazırlayacak bir hanımmış. Biz onları 3 gün misafir ettik, çok ilgilendik, gezdirdik, geri dönerken bizim arkadaşlara demiş ki; ‘Sizin Avrupa Birliği konusundaki raporunuzu ben yazacağım, yazmamı istediğiniz ne var onları da ilave etmek istiyorum’. Biz tekrar Danimarka’ya bir sergi açmaya gittik, o milletvekili bayan sağa sola koşuyor ve bizim için çaba gösteriyor. Büyükelçimiz, ‘Bu milletvekili bayan bizim en aleyhimizdeki kişi idi, siz onu nasıl etkilediniz?’ diye sormuş. Ben hep bunu Dışişleri’ne de söylüyorum; ‘Ne kadar problemli, bizim aleyhimizde insan varsa bizim misafirimiz olsun, bize gönderin’ yani insanlarla temas kurduğunuzda, güzel ilişki kurduğunuzda o insanları çözmemek diye bir şey yok, tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.”
Başkan Gökçek, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük şehirlerin uluslararası faaliyetlerde kent diplomasisinin ülke diplomasisine alt düzeyde büyük faydası olacağını inandığını söyledi.
-“KONUKLARIMA ÖZEL İLGİ GÖSTERİRİM”
Ankara’nın 45 tane kardeş şehri olduğunu anlatan Başkan Gökçek, bu kardeş şehirlerin de prensip olarak Başkentler olduğunu kaydetti. Son zamanlarda kardeş kentlerle yaptıkları kardeş kent protokollerini ekranda yansıtılan görüntülerle anlatan Başkan Gökçek, dostluk kurduğu ve daha sonra ülkelerinde üst düzey görevlere gelen belediye başkanları ile ilgili devam eden dostluk ilişkilerine değindi.
Konuklarına özel ilgi gösterdiğini tekrarlayan Başkan Gökçek, “Konuklarımı kendi sürdüğüm makam arabamda yanıma alırım ve gideceğimiz yere götürürüm. Bu davranışımı da kesinlikle hayat boyu unutmazlar, ziyarete gittiğim zaman da devamlı olarak bu durumdan bahsederler. Bu çok büyük bir hüsn-ü kabul olarak görülüyor, davranışları da inanılmaz bir şekilde değişiyor, onlar da buna benzer jestlerle karşılık veriyorlar, sırf aradaki samimiyet, bire bir ilişki, devamlı konuşma, gelirken giderken verilen gönül alıcı hediyeler çok önemli” dedi.
-“ÇEÇENİSTAN’LA SAVAŞ DURDU”
Moskova’nın eski belediye başkanlarından Lujkov’un, dönemin Başkanı Yeltsin’in sağ kolu olarak çok etkin bir konuma sahip olduğunu hatırlatan Başkan Gökçek, bu kişinin kendisinin de çok iyi bir arkadaşı olduğunu anlattı. Lujkov’un görev yaptığı dönemde kendisinin Moskova’ya gittiğini ve kendisini Ankara’ya davet ettiğini belirten Başkan Gökçek, Lujkov’u eşi ile birlikte Ankara’da gezdirdiğini ve çok iyi ağırladıklarını söyleyerek, sözlerine şöyle devam etti:
“Aramızda çok iyi diyaloglar oldu. Türkiye’nin bavul ticareti için Yeltsin 2 bin dolar vergi koydu ve bir anda bizim İstanbul’daki Aksaray ciddi bir çöküntü içerisine girdi. Havaalanı’ndan yolcu ederken dedim ki Lujkov’a, ‘Senden iki tane ricam var. Şu bavul ticaretine koyduğunuz 2 bin dolar vergiyi kaldırt’ çünkü biliyorum Yeltsin’in üzerinde inanılmaz etkisi var. ‘Peki’ dedi. Ondan sonra ikinci ricamı sordu, ‘Çeçenistan’daki şu savaşı Allahaşkına bir bitirin’ dedim, -bu birinci Çeçenistan savaşı, şimdiki değil- dedi ki ‘Siz, PKK’ya özgürlük verir misiniz?’ diye sordu. ‘Ama Lujkov bununla onu karıştırma, sen benim arkadaşımsın, Rusya ile aramızdaki ilişkilerin iyi gitmesi için bunun bitmesi lazım sen bunu istersen bitirirsin, bana sorma nasıl bitirirsen bitir ama bitir’ dedim. 1 ay sonra o tarihlerde Rusya’nın Çeçenistan’la olan her şeyi duruldu. Bakın sadece ve sadece bir arkadaşlık… Ben Devlet’te değilim, bir bakanlık görevim yok, o belediye başkanı, ben belediye başkanıyım ama diyaloglar neye kadir oluyor ve o 2 bin dolar vergiyi de kaldırdı. Kişisel dostluk kurmak çok şeyi çözüyor.”
-“KARŞILIK BEKLEMEDEN YARDIM YAPTIK”
Şanghay, Seul, Bükreş, Astana, Budapeşte, Adis Ababa, Kuveyt gibi çok sayıda şehrin belediye başkanları ile olan dostluklarından örnekler veren Başkan Gökçek, kardeş şehirlerle karşılıklı yaptıkları dostluk ve kültürel işbirliği günlerini ve Ankara’nın üyesi olduğu uluslar arası kuruluşları da görüntüler eşliğinde anlattı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin uluslar arası yardım faaliyetlerinden de bahseden Başkan Gökçek, Pakistan’a yaşanan deprem sonucu 1 milyon battaniye gönderdiklerini, ayrıca 20 bin ekmek üretme kapasitesi olan mobil ekmek fabrikasını da yine Pakistan’a hediye ettiklerini söyledi.
Kosova’ya 2 minibüs, 2 makam aracı, 1 çöp aracı, 7 TIR gıda malzemesi, gönderdiklerini, Prizren ve Mamuşa’ya 2 tane dev park yaptıklarını anlatan Başkan Gökçek, Kiev Belediyesi’nin talebi üzerine bu kente aşı, tıbbi malzeme ve ilaç yardımı ulaştırdıklarına dikkat çekti. Başkan Gökçek, Tiran Belediyesi’ne de uğradığı bir sel felaketinden dolayı, 2 TIR yardım malzemesini gönderdiklerini belirterek, Bişkek Belediyesi’ne çeşitli bilgisayar malzemesi yolladıklarını ve bu kentte cadde düzenlemesi yaptıklarını anlattı. Somali’ye, Hartum Belediyesi’ne de yardım gönderdiklerini anlatan Başkan Gökçek, Ulan Batur’da da cadde düzenlemesini gerçekleştirdiklerini söyledi.
Başkan Gökçek, bu yardımları hiçbir karşılık beklemeden yaptıklarını, kendilerinin ise hiçbir uluslararası yardım talebinde bulunmadıklarını ifade etti.
-“KKTC’NİN KABUĞUNU KIRDIK”
Başkan Gökçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı “Barışın Başkenti Ankara” konferansını düzenleyerek, Kıbrıs’ta Lefkoşe’nin Türk kesimi ile Rum kesimini bir araya getirdiklerini anlattı. Başkan Gökçek, “İlk defa bazı uluslar arası komitelere Kıbrıs Türk kesiminin belediyelerinin katılımını sağladık, Ankara’da KKTC’ye uluslararası alanda uygulanan yasağın kabuğunu kırdık” dedi.
-BAŞKENT’E ÖDÜL YAĞMURU
“Yıldız Ülkenin Marka Şehri Ankara”nın aldığı uluslararası ödüllere de değinen Başkan Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı organizasyonlar, toplantılar ve konferanslar hakkında da bilgi verdi.
Avrupa Parlamenterler Asamblesi’nin Şeref Bayrağı, Şeref Plaketi, Avrupa Diploması ve Avrupa Büyük Ödülü gibi ödüllerinin hepsini 8 yıl içinde aldıklarını, bu ödülleri Lahey ve Viyana’nın ise 25 yılda aldığına dikkat çeken Başkan Gökçek, “Allah bize dördünü de 8 yılda almayı nasip etti” dedi.
CNBC-E Business Dergisi’nin Ankara’yı dört yıl üst üste “Türkiye’nin en Yaşanabilir Kenti” seçtiğini, Birleşmiş Milletler Habitat’tan Kuzey Ankara Projesi ile “En İyi Toplu Konut” ödülünü TOKİ ile beraber aldıklarını anlatan Başkan Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı diğer onlarca ödülü de özetleyerek sıraladı.
Başkan Gökçek, sunumun sonunda ise katılımcıların sorularına yanıtlar verdi ve davetlilerle toplu fotoğraf çektirdi.
Ankara
22.11.2024