Tanıda öncelikle hastanın şikâyetleri sorgulanır ve muayene edilir. Bunlar tanı için yeterli olabilmekle beraber PSA tahlili, idrar tahlili, idrar akımının ölçülmesi (üroflovmetri) gibi basit tahliller yapılabilir.
Prostat hastalığının tedavisi:
Tedavide ilk seçenek ilaç tedavisidir. İlaç tedavisi ile ilgili en çok merak edilen konu ilaçların yan etkileridir. Yan etkileri çok nadir ve hafif olan bu ilaçların en sık görülen yan etkileri başağrısı, baş dönmesi, çarpıntı, halsizlik, uyuşukluk, meninin geriye kaçmasıdır. Yine yanlış bilinen bir konu bu ilaçların cinsel hayata olumsuz etkisi olduğudur. Gerçekte prostat ilaçlarının cinsel fonksiyonlara yan etkisi hemen hemen hiç olmaz. İlaçtan en iyi verim yaklaşık 1 ay sonunda (ilk kutunun bitiminde) alınır. İlaç tedavisinden yeterince sonuç alınamazsa cerrahi tedavi gerekebilir. Böbrek fonksiyonlarında bozulma olan prostat hastaları, mesane taşı olan hastalar, mesanede bozulma gelişen hastalarda ilaç tedavisi düşünülmez ve direk ameliyat planlanır. Ameliyatlar temelde açık ve kapalı olarak ikiye ayrılır. Açık ameliyat günümüzde fazla tercih edilmemektedir, bunun en önemli nedeni ameliyat sonrası dönemin zor geçmesi ve iyileşme süresinin daha uzun olmasıdır. Ayrıca ameliyat sonrası oluşabilecek olumsuz haller açık ameliyatta daha fazladır. Hastaların %90-95’inde tercih edilen yöntem “TUR ameliyatı” olarak isimlendirilen kapalı ameliyatlardır. Penisten kamerayla girilerek prostat bezinin baskı yapan bölümünün parça parça kesilerek çıkarılması esasına dayanır.
Prostat kanseri:
Prostat bezinin iyi huylu büyümesi dışında bir de prostat kanseri olduğu akıldan çıkmamalıdır. Prostat kanseri erkeklerde en sık tanı alan kanserdir. 50 yaşından sonra görülme sıklığı yaşla beraber artar. Bu nedenle erkeklerde 50 yaşından sonra yılda bir muayene ve PSA ölçümü yapılmalıdır. 70 yaşındaki erkeklerde yaklaşık %40 oranında prostat kanseri bulunduğu tahmin edilmektedir. Prostat kanserine tanı koymak için parmakla prostat muayenesi veveya kanda PSA ölçümü sonrası şüpheli kişilerden prostat biyopsisi (prostattan parça alma) uygulanır. Prostat kanserinde uygulanan ameliyat iyi huylu prostat büyümesinde uygulanan ameliyatlardan tamamen farklıdır. Bu ameliyat hem süre olarak daha uzun, hem hasta ve cerrah açısından daha zorludur. Bir diğer tedavi seçeneği olan Radyoterapi’nin (ışın tedavisi) başarısı ameliyattan çok az düşük olmakla beraber hastalıktan tamamen kurtulmayı sağlayabilmesi nedeniyle önemli bir tedavi seçeneğidir. Özellikle ameliyat olamayan ya da olmak istemeyen hastalar için çok uygun bir yöntemdir. Hormon tedavisi genellikle ileri evre hastalıkta tercih edilir. Bu amaçla yumurtalıkların ameliyatla çıkarılması ya da üç ayda bir yapılan hormon iğneleri kullanılır.
Prostat tanı ve tedavisi merkezimizde Op. Dr. Bekir Tan tarafından yapılmaktadır. www.biofiz.com.tr
Özgül DEMİREL
Bio-Fiz Tıp Merkezi
Halkla İlişkiler Uzmanı