ANALİZLER OBJEKTİF DEĞİL
Bugüne kadar alınan kararların objektif bir incelemeye dayanmadığını belirten Özcan, yargıya olan güvenlerinin boşa çıkmamasının sevindirici olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bölgenin riskli alan ilan edilmesi sürecine baktığımız zaman alınan kararda yapılan teknik hatalarının farkına varıyoruz. farkına varıyoruz. Örneğin, Bakanlar Kurulu Kararına göre Saraçoğlu Mahallesi’nin tamamı riskli alan ilan edilirken, bölgenin 50 metre yakınındaki diğer binaların hiçbir risk yokmuş gibi “riskli alan” dışında bırakıldığı anlaşılıyor.
İKİ İHTİMAL VAR
Bu durumun teknik olarak yaşanabilmesi için iki ihtimal var. İlk ihtimale göre Saraçoğlu Mahallesi’ni tasarlayan mühendisler kendi kendilerine, ‘Ankara’nın en riskli alanı Namık Kemal Mahallesi’dir. Biz buraya bina yapalım ileride yıkarız’ demeliler. İkinci ihtimale göre ise bölge 2000’li yıllara kadar normaldi. Ancak 10 yıl içerisinde öyle bir yer hareketi yaşandı ki, sadece Saraçoğlu Mahallesi’nin altını etkiledi. Yani 10 metre yanını ve caddenin karşısını etkilemedi.
YARGI BİZİ YANILTMADI
Alınan kararlara dikkat edilirse bu iki ihtimal olamayacağına göre daha çok bölgenin tarihi yapısı anlatılıyor. Yani teknik olarak bölgenin riskli alan ilan edilebilmesi için net bir bulgu yok. Ayrıca bölge birinci derece SİT alanıdır. Biz mahalle sakinlerinden aldığımız yetki ve davanın kazanılacağına olan inancımız nedeniyle süreci başlattık. Eylül ayında da teker teker kazanmaya başladık. Mahkemeler bizi yanıltmadı.
YENİ BİR KARAR GEREKİYOR
Mahkemenin riskli alan olarak ilan edilen Saraçoğlu Mahallesi üzerinde bulunan kararı iptal etmesinin ardından Maliye Bakanlığı’nın Ankara Valiliği aracılıyla vatandaşlara gönderdiği ‘Evleri boşaltın’ çağrısı hükmünü yitirdi. Ancak dava aşamasında evlerini boşaltanlar oldu. Şu an hukuken böyle bir uygulama yapılamaz. Evlerin boşaltılabilmesi için yeni bir Bakanlar Kurulu kararı gerekmektedir.”
MAĞDURİYET GİDERİLMELİ
Avukat Asım Özcan, Saraçoğlu Mahallesi’nin merkezi sistem ile ısındığını belirterek, “Lojmanların bir kısmı kendiliğinden bir kısmı dayanaksız bir karar gerekçe gösterilerek yapılan çağrı nedeniyle boşaltıldı. Şimdi geriye kalan mahalle sakinleri ısınma problemi yaşayacak. Normalde rutin bakım yapılan kazan sistemleri hiçbir işlem görmedi. Kazan bakımı aşağı yukarı 10-15 gün sürüyor. Yani acil şekilde bu işlemlerin yapılarak vatandaşların mağduriyetinin giderilmesi gerekiyor” dedi.