Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından Dünya Toprak Günü nedeniyle ´Toprağın Geleceği´ konulu panel düzenlendi. Panelin açılış konuşmasını yapan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, tarım arazilerine yönelik yapılaşma girişimlerinin vahim bir durum oluşturduğunu söyledi.
Son 13 yılda toplam tarım arazilerinin yüzde 10´nun üretim dışı kaldığını belirten Güngör şu açıklamalarda bulundu:
“Topraklarımız birçok sorunlarla karşı karşıyadır. erezyon ve benzeri doğal yitim süreçlerinin yanında rant odaklı yapılaşmalar topraklarımızı dolayısıyla geleceğimizi tehdit etmektedir. Buna karşın TÜİK verilerine göre 2002 de 26,5 milyon hektar olan toplam tarım arazimiz son 13 yılda 2.6 milyon hektar azalarak maalesef 23.9 milyon hektara inmiş yani toplam tarım arazilerinin yüzde 10 üretim dışı kalmıştır. TMMOB Ziraat mühendisleri odası ülke genelinde toprak koruma kurullarındaki temsilcileri aracılığıyla tarım arazilerinin korunarak amacı yönünde kullanılması için gereken çabayı göstermektedir. Ziraat Mühendisleri Odası´nın toprak mücadelesi kapsamında bugüne dek açtığı davalar sonucunda Adana, Afyon, Antalya, Balıkesir, Bolu, Bursa, Çanakkale, Düzce, İstanbul, Muğla, son olarak da Bursa´da tarım arazilerinin yapılaşmaya açılan kararlar hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Gelecek 15 yıl içerisinde 100 milyona yaklaşacak olan nüfusumuzu doyurabilmek için topraklarımız ve verimli tarım arazilerimiz korunarak amacına uygun olarak kullanılması zorunludur. Ziraat Mühendisleri olarak tüm kesimleri tarım arazileri konusunda duyarlı olmaya çağırıyoruz”
ÖNLEM ALINMAZSA 2050´DE KİŞİ BAŞINA DÜŞEN TARIM ARAZİSİ MİKTARI 0.15 HEKTARA DÜŞECEK
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökhan Söylemezoğlu ise tarım arazilerinin korunması ve amacı dışında kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ya göre son yıllarda kişi başına düşen tarım arazisi gelişmiş ülkelerde yüzde 14,3 gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 40 azalmış durumda olduğunu bildiren Söylemezoğlu, Türkiye´de kişi başına düşen tarım arazisi miktarının 0,23 hektara indiğine temas etti. 2050 yılında ise böyle devam ederse bu miktarın 0,15 hektara kadar gerileyeceğinin öngörüldüğüne işaret etti.
Günümüzde toprakların verimliliğindeki düşüş gelecek kuşakların ihtiyaçlarını karşılayamaması tehlikesini ortaya çıkardığını belirten Söylemezoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
“Ülkemiz topraklarının en önemli sorunlarının başında tarım arazilerinin amaç dışı ve yanlış arazi kullanımından kaynaklanan Erezyon çoraklaşma gelmektedir. Ülkemizde birinci sınıf tarım arazilerinin maalesef ülke kalkınması ve sanayisinin önünü açacağı ve kamu yararı gerekçesiyle tarım alanları tahsis edilmektedir. Uzun yıllar boyunca milyonlarca dekar birinci sınıf tarım arazisi konut, sanayi ve turizm yapılaşmaları yüzünden elden çıkmakta ve araziler kabiliyetlerine uygun kullanılmamaktadır”