80 öncesi Ortadoğu coğrafyası, küresel güçlerin siyasi ve ekonomik hakimiyet projelerinin oyun alanı, çarpışma meydanıdır. Bu konjonktürde, Türk Milletinin içinde her daim yanan TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ ateşi yeniden canlanmış, Türk milleti coğrafyasını istila eden, milli ve manevi değerlerini tahrip eden her türlü harekete karşı koymuş, mücadeleye girişmiştir.

            İşte Büyük Devlet Adamı Başbuğumuz Alparslan TÜRKEŞ, Türk milletinin bu kutsal  mücadelesini kontrol altına almış, fikri ve ideolojik altyapı ile donatmış, bu surette Türk Milletinin kutsal Milliyetçi Hareket Partisi çatısı altında organize ve faydalı biçimde her türlü gayrı milli taarruza karşı koymasını sağlamıştır.

            Bu kutsal çatının yüce gönüllüleri, Türkiye Cumhuriyeti topraklarında dalgalanan  Türk Bayrağının başında gece gündüz nöbetler tutmuş, al bayrağı canları pahasına korumuşlardır.

            Bu insanlar ki Yüce Kitabımıza, Yüce Peygamberimize, inancımıza, milliyetimize yapılan hayasızca hakaretlere ve saldırılara karşı durdukları  için işkencelerle, insanlık dışı muamelelerle şahadete ermişlerdir.

            İşte bu nedenle, Türk Milletinin bekası ve hakimiyeti, adil ve müreffeh dünya nizamı ideali uğruna sahip oldukları her şeyi feda edebildikleri için onlar kendilerine ÜLKÜCÜ demişler, kendilerini bu dava yoluna adamışlardır.

            12 Eylül 1980, Ülkücü Hareketin geçmişine acı ile kazınmış şerefli bir madalyadır.

            Ülkücü, tüm bu ahval ve şerait içinde dahi ahlakından, davasından ve ülküsünden vazgeçmemiş, Milliyetçi Hareket Partisinin kutsal çatısı altında daha bir kenetlenmiştir. 

32 yıl sonra bugün ve ilelebet, tarihle yaşıt devlet ve toplum geleneğimizin temsilcisi ve hamisi yine Milliyetçi Hareket Partisi’dir.    

            Ülkücü Hareketin geçmişine derin acılar ile kazınmış onurlu bir hatıra olan 12 Eylül ihtilalinden 32 yıl sonra, yine bir Ankara sonbaharında,

            Ülkümüz uğruna şahadete ermiş tüm ülküdaşlarımı rahmet ve minnetle yadederim!

            Davamıza hizmet ederek bugünlere taşıyan Yüce Gönüllü Ülküdaşlarım, haklarınızı helal ediniz!

            Türk milleti, 1980 sonbaharını asla unutmayacaktır!           

            Yüce rabbimiz, Türk Milletine bir daha 12 Eylüller yaşatmasın.