Kongreye Anavatan Partisi´nin son Genel Başkanı Salih Uzun, eski bakan ve milletvekilleri, yerel seçimlerde Demokrat Parti´nin yurt genelindeki tüm adayları, delegeler ve partililer katıldı. Tek adayla girilen kongrede Genel Başkan Uysal, 618 geçerli oy alarak yeniden genel başkan seçildi.
Demokrat Parti´nin yerel seçimlerde aday gösterdiği adaylar sahneye çağrılıp, tek tek partililere tanıtıldı. Kongreye, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, DP Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayfer Yılmaz ve DP Muğla Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Mehmet Kocadon da katıldı.
“Ülkemizi içinde bulunduğumuz 21. asırda hem bulunduğu coğrafyada hem de manevi coğrafyasında yeniden mazlumların gözyaşını silecek, kendi insanını doğduğu topraklarda huzur ve refah içinde yaşatacak seviyeye getirmek boynumuzun borcudur” diyen Gültekin Uysal, konuşması sırasında önemli mesajlar verdi.
Memlekete Umut Olan Kırat, Koşuyor Yine
Uysal ; “Dile kolay, tarihte büyük bir detay Demokrat Parti. Hani denir ya “hayra anahtar olmak” diye, hem hayra anahtar olan, hem de dara düşülen vakitte derman olan bu hareket, millete soluk olan, memlekete umut olan Kırat koşuyor yine…Dört ayağında, yelesinde, duruşunda, kılavuzumuz olan her değerin anlamı saklı.” yorumunu yaptı.
Sağ olsun iktidar bizlere 4. Hürriyeti anımsattı
Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal´ın, 1989´da yaptığı konuşmada bahsettiği; ifade hürriyeti, inanç hürriyeti, teşebbüs hürriyetine bugün iktidar sayesinde 4. Hürriyetin de yani korkusuzca yaşama hürriyetinin de eklendiğini söyleyen Uysal; “Fikrini beyan etti diye kovulmaması, hakim olanlar gibi inanmasa dahi liyakatiyle işe alınması, teşebbüs ederken eşit imkanlardan yararlanmasıydı, bu hürriyet. Bu gerekliliklerin tam zıddının yaşandığı, kişilerin tercihleri nedeniyle, tercih etmedikleri nedeniyle baskı ve dayatmaya maruz kaldığı bugün, bizim için elzem bir kavram korkusuzca yaşama hürriyetidir.”, “Kırat´ın dört ayağıdır 4 hürriyet. Kıratın iki gözüdür demokrasi ve adalet. Demokrat Parti´nin vaat ettiği, kıratın yelesi kadar gür bir zenginliktir. Durmaksızın bir koşudur, hep daha ileriye, hep daha güzele… Kırat Milletimizin aslıdır, milletimizin hasletleri Kırat´ta saklıdır.” vurgusunu yaptı.
Biz zalime baş eğmeyen, eğmemek için ilmeği boynuna kendi geçiren, milleti için canından geçenlerin murisleriyiz; bunu bilesiniz!
Bu zincirlerin milleti artık acıttığını, üretimi yok edip sosyal yardım zincirlerine bağlanan milletin; işsizlik, aşsızlık, çaresizlik, yarını görememezlik yüzünden umutsuz olduğunu kaydeden Uysal; “Ya demokrasiyi tesis edecek, adaleti teraziye getirecek ya da bugün olmasa dahi yarın sandıkta sizleri getirenlerin reyleri ile gideceksiniz.” dedi.
Şimdi gidip Ortadoğu´dan ülkemize bakınca neyi kıskanacağız?
Bugün değil ama Atatürk döneminde Müslüman ülkelerce kıskanılan bir ülke olduğumuzu hatırlatan Uysal şunları söyledi:
“Hani dillerine pelesenk bir ‘kıskanma´ meselesi var ya; evet, bizi kıskanan ülkeler vardı. Ortadoğu´nun okumuş, aydın, adalete ve demokrasiye taraf kesimleri kurucu liderimiz Büyük Atatürk´ün kabiliyeti ile Müslüman bir ülkenin cumhuriyetle yönetilebildiğini, laikliği, çağdaşlaşma atılımlarını kıskandılar. Şimdi geldiğimiz yere bakın. Ülkemiz Orta Doğu´ya özgü bir ‘tek adam rejimi´ ile yönetiliyor. Laiklik ilkesi tarihteki en derin yarayı aldı.
‘Devleti ele geçireceğiz´ diyerek devlete ortak ettiğiniz, örgütlenmesine imkan ve zemin hazırladığınız hain terör örgütü FETÖ´nün 15 Temmuz Darbesi sonrası Türkiye´yi mi? Tarikatlara ve cemaatlere terk edilen idareyi mi, batışın habercisi verileri mi, baskıyı mı?
Hani ‘bizi kıskanıyor´ dedikleri Almanya var ya; işte Almanya geçtiğimiz yıl, 2018´de 58 milyar avro bütçe fazlası verdi. Biz ise “ekonomi derslerine giren bakan beyin izahatına göre bu yıl 80.6 milyar bütçe açığı bekliyoruz. Bunun elbette ki birçok nedeni var lakin bizce temel nedeni ‘tek adam´ olma hırsından başka bir nedeni olmayan 2017 Referandumu´nun ülkede sebep olduklarıdır.
Ak Parti iktidarı kendini düşünürken yarını planlıyor, lakin iş memleket meselesi ise derdi günü kurtarmak. Bugün yaşadığımız tüm sorunlarsa bu anlayışın sonucu.”
Bu hareket 73 yıldır “adalet” diyor. Bizler adalet için mücadele ediyoruz.
“Kırat 27 Mayıs´ta eğmedi başını, 12 Eylül´de eğmedi başını, 28 Şubat´ta eğmedi başını… Üç günlük zindan mazilerinden asırlık mağduriyet hikayesi çıkaran sözde demokratlara inat miting meydanlarında değil, darağacının altında kefen giydik. Ezcümle bu beylerin ağababalarına karşı durduk, bozmadık duruşumuzu. 73 yıldır muadillerinizle mücadele ettik, millet dedik.” yorumunu yapan Uysal, bu anlayışla belediyeleri siyasetlerinin finansmanına araç edenlere, rant kaygısı ile kentleri betona gömenlere, yandaşa kâr, muhalif gördüğüne kendinden olmayana zarar olan yönetim anlayışına dur diyerek adil yönetimi sağlayacaklarını belirtti.
“Mahkûm değilsin Türkiyem” dedik, “herkes için hizmet” dedik.
Uysal konuşmasının sonunda, “Demokrat Parti´nin yerel yönetimler anlayışının olmazsa olmaz temel ilkeleri; açıklık, verimlilik ve katılımcılıktır. Adaylarımızda kıstasımız; ehliyet ve kamu malının, beyt-ül malın emanet edilebilirliğidir. Yerel seçimlerde bizlere büyük vazife düşmektedir. İktidarın yapmadıklarını yapmak zorundayız, millete hizmeti yetiştirmek zorundayız. Kılavuzumuz adalet, demokrasi ve hürriyettir. Mahkûm değilsin Türkiye, herkes için hizmet demek zorundayız.
Buradan milletime sesleniyorum, partimizin adayları hoş gelecekler, sefa, refah getirecekler, huzur getirecekler, adaleti tesis edecekler.” mesajlarını iletti.
Haber: Betül Sayın / Angara Gazetesi