Yalçınkaya “Son günlerde kamuoyu önünde yaşanan tartışmalar milyonlarca insanın umudu olması gereken CHP´nin üzerindeki bu yükü taşımaktan uzak olduğu algısını yarattığını,partinin referandum süreci boyunca anlattığı “yeni düzenin” ülkemizde yarattığı/yaratacağı kırılmanın, görülüyor ki partinin önemli isimlerinde oluşturduğu endişe, toplumda oluşan endişe kadar derin değildir dedi.
Referandum sonucu ortaya çıkan/çıkartılan “evet” sonrası yaşanan siyasal manzara, yapılacak olan tartışmanın daha ciddi bir zeminde yapılmasını zorunlu kılmaktadır.Yüzde 49 olarak ifade edilen blok, homojen bir blok değildir. %49 “hayır” oyu, herkesin kendine özgü kriterlerle kullandığı oyların toplamıdır. Bu mantıkla bakıldığında %51 olarak ifade edilen “evet” bloğunun da homojen olmadığı açıktır. Yalçınkaya“Cumhuriyet” temelinde yaratılacak yeni bir dil, %49´u da aşan bir kitleye hitap edebilecektir. Bu gün tartışılması gereken öncelikli konu bu dilin nasıl yaratılacağı olmalıdır.“Yeni düzen” yeni bir örgütlenme biçimini de zorunlu hale getirmiştir. Partinin klasik, il ve ilçe örgütlenmeleriyle, %49´u da aşan bir kitleyle kucaklaşması mümkün değildir. Halkı yeniden, halkın çıkarları doğrultusunda, halkın yaşam alanlarında ve özgün örgütlerle bir arada tutmaya dönük yeni bir örgütlenme modeli konuşulmalıdır.
Bu konular hayati önemini korurken yaşadığımız süreçten çıkışı, “salt” bir parti yönetimi değişikliğinden ibaret görmek gaflete sürüklenmek anlamını taşıyacağını söyledi.
Geliniz, bir arada konuyu masaya yatırınız.
Yalçınkaya; buradan hareketle isim ayırt etmeksizin tüm parti önderlerine çağrımdır:Konunun önemini hafifletecek, bireysel tartışmaları artık sonlandırınız.Geliniz, bir arada konuyu masaya yatırınız.Milyonların umudu olan partimizi ve O´na inanan tabanın heyecanını yok etmeyiniz.Hatırlayınız: Bu partinin adı “Anadolu ve Rumeli Müdafai Hukuk Cemiyetidir”Ve vatan kurtarılmayı beklemektedir dedi.