Yaşar Yenimahalle için büyük bir şans?

Yaşar Yenimahalle için büyük bir şans?

Yenimahalle Belediyesi?nin Nazım Hikmet Kongre ve Kültür Merkezi?nde sahnelenen Söz Meclisten İçeri adlı oyunu izleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ile yaptığı sohbette belediyenin projelerini konuştu. Kıl

 Oyun öncesinde projeler konuşuldu

Nazım Hikmet Kongre ve Kültür Merkezi’nde merhum Gazeteci Uğur Mumcu’nun aynı ismi taşıyan kitabından uyarlanarak tiyatro sahnesine taşınan oyun öncesinde Kılıçdaroğlu Fethi Yaşar, eski bakanlar İmren Aykut, Şerif Ercan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin ve CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu ile bir araya geldi. Burada kısa bir sohbet gerçekleştiren Kılıçdaroğlu ile Yaşar, Yenimahalle Belediyesi’nin 4 yıl içerisinde gerçekleştirdiği projeleri ve yapımı devam eden projeler ile ilgili konuştu. Kılıçdaroğlu Nazım Hikmet Kongre ve Kültür Merkezi’nin Yenimahalle ve Ankara için büyük bir eser olduğunu söyleyerek, önümüzdeki aylarda faaliyete geçirilmesi planlanan Ankara Evi projesini de merakla beklediklerini söyledi. Yenimahalle merkezinde yapımı devam eden Pazaryeri projesini de konuşan ikilinin samimi sohbetinin ardından Kılıçdaroğlu, “Fethi Bey Yenimahalle ve Ankara için büyük bir şans” dedi.

Oyun arasında kulis sohbeti

Oyun saatinin gelmesiyle birlikte salona geçen Kılçdaroğlu ve Yaşar davetlilerin yoğun alkışları eşliğinde yerlerini aldılar. Ankara Ekin Tiyatrosu’nun kuruluşunun 25’inci yılında Mumcu’nun aynı isimli kitabından uyarlayıp sahneye koyduğu “Söz Meclisten İçeri” adlı oyun, davetliler tarafından beğeniyle izlendi. Kısa skeçler arasında Mumcu’nun yazdığı köşe yazılarından alınan bölümlerin okunması, salonda büyük bir coşku yaşattı. Adalet sistemi, üniversiteler, fikir özgürlüğü ve cumhuriyet ilkelerinde yaşanan dezenformasyona vurgu yapılan oyunun arasında Kılıçdaroğlu, Yaşar, Keskin ve milletvekilleri kuliste Ekin Tiyatrosu oyuncularıyla bir araya geldiler.

Sanatın kendisi tehlikeli oldu

Oyunda yargıç rolünü oynayan Tuncer Yığcı’ya “Sizin de yargıçlığınız hiç fena değilmiş” diyen Kılıçdaroğlu’na Yığcı “İlham verenler utansın” diyerek cevap verdi. “Sanatın kendisi bile son zamanlarda tehlikeli oldu” diyerek siyasal iktidarın sanatı baskı altında tuttuğunu iddia eden Kılıçdaroğu, oyuncuları başarılı performanslarından dolayı tebrik etti. Oyun sonrasında sanata ve sanatçıya verdiği destekten ötürü Yaşar’a Türk tiyatrosunun batılı anlamda kurucusu olarak kabul edilen Muhsin Ertuğrul’un “Mumlar Kimin İçin Yanıyor” kitabesi hediye edildi. Uğur Mumcu’nun anısının Nazım Hikmet Kültür ve Kongre Merkezi’nde yaşatılmasından gurur duyduğunu söyleyen Yaşar, “Mumcu Kemalistti tam bağımsız Türkiye için, emeğe saygı için, insan hakları için ve Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü istediği için katledildi. Onun düşüncesini şimdi binlerce vatandaşımız ile birlikte bir tiyatro oyununda izliyoruz” dedi. Yaşar’ın ardından sahneye çıkan merhum Mumcu’nun eşi CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu, “İzlemek zor bir süreç ama onun yirmi yıl sonra ne için öldürüldüğünü seçtikleri eserlerle anlatan sanatçılara ve onlara bu şansı veren Yenimahalle Belediye Başkanı Sayın Fethi Yaşar’a teşekkür ediyorum” diye konuştu. Kılıçdaroğlu ise özetle şu mesajları verdi:

Birleşmek zorundayız

“Uğur Mumcu’yu kimlerin öldürdüğünü aslında biliyoruz. Mumcu’yu aydınlıktan korkanların, aydınlığa düşman olanlar öldürdü. O bir aydındı elindeki meşalesiyle toplumun önderiydi. Onun yazılarında geleceği okurduk. O, geleceği ve geleceğin nasıl olacağını bize anlatmaya çalışıyordu. Onu kaybettik ama onun haklı olduğunu belki yıllar sonra biraz daha net gördük. O cumhuriyetçiydi. Kuvay-ı milliyeciydi. Devrimciydi. Aydınlar bu ülkede ağır bedeller öderler. Demokrasi için özgürlük için gelecek çocuklarımız için de Mumcu bedeli hayatıyla ödedi. Hepimiz birer Uğur Mumcu anlayışıyla çalışmak zorundayız. Gün birbirimizi eleştirme günü değil o kolaycılıktır. Birleşmek zorundayız. ideallerimiz var daha güzel bir cumhuriyet için daha güzel demokrasi için daha özgür bir dünya için daha güzel bir Türkiye’yi çocuklarımıza bırakmak için birleşmek zorundayız. Salonların dışına çıkmak zorundayız. Konuşmak, anlatmak zorundayız.