Atalarımız ne güzel söylemiş " Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir " diye.. Tam da bu söze uygun bir Türkiye gündemiyle 81 milyon Türk insanı sarsıntı geçiriyor. Bazılarının durumu travmaya dönüşmüş .
Allah beterinden saklasın ancak daha kötü günler sıra sıra geliyor ..!
Ümit ederim ki; bu travma halinin bir tık ötesi olan yaşamımız drama dönmez .!
Evet, karamsar bir tablo çizdim farkındayım. Ancak gerçeklerle yüzleşmek, onu içselleştirerek sorunların üstesinden gelmek için var gücümüzle millet olarak direnmek zorundayız .!
Kim ne derse desin, Türkiye bugün Ekonomik krizin kıskacında debelenmeye başlamıştır . Bu kötü tablonun sorumluluğunu Dış güçlere veya ABD´ye yükleyerek işin içinden kimse sıyrılamaz .!
Türk Ekonomisi son yıllarda arizi sinyaller veriyordu. Uzun zaman Hükümet bunları görmezden geldi. Bir tedbirde geliştirmedi.
Gelebilecek dar günlerin hesabını hiç yapmadı.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da öngörü eksikliğinin ve keyfe keder devlet yönetimi anlayışının ağır bedelini millete ödetmektedir.!
Milletimize yaşatılan Açılım Rezaleti , Fetö İhaneti , Dış politika hezimeti ve Göçmen rezaleti tamamen iktidarın yönetim zafiyetinin ve öngörüsüzlüğün bir sonucudur.
Milletimize de bunların bedeli en ağır şekilde bu iktidar tarafından ödetilmiştir .
Şimdi de ekonomik krizin ağır darbesinin bedelini tüm sosyal kesimler ödemeye başladılar .
Elbette bu bedeli en ağır şekilde dar ve sabit gelirliler ödeyecektir .!
Bu krizin ağır bedelinin kendilerini İktidardan edebilir düşüncesiyle, daha seçimlere bir buçuk yıl varken, yangından mal kaçırır gibi alelacele "Erken Seçim" kararı alıp, zevahiri kurtaranlar, bugünkü krizin bedelini, Siyasi maliyetini ödemeden kaçmışlardır .!
İnanıyorum ki; Türk milleti iktidarın bu oyununu unutmayacaktır .
Sözümüzün başında dediğimiz gibi " Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir" diye. C. Başkanı 2016 yılı Aralık ayında ilk defa Milletimize şöyle bir çağrıda bulunmuştu
" Vatandaşlarımız YASTIK ALTI BİRİKİMLERİNİ ( altın , Döviz vs. ) EKONOMİYE KAZANDIRSINLAR" Yani bankalara yatırsınlar.
Daha sonra bu hususta defalarca benzer açıklamalar yapmıştı.
O tarihe kadar geçen 14 yıllık Ak parti iktidarında, ilk defa milletin yastık altı birikimlerine ihtiyaç duyulmuştu.
Zaten bu çağrı kriz sinyali idi tam 20 ay önce söylenmişti .
Ancak bu süreçte bu çağrıya Milletimiz ciddi manada itibar etmemiş , hükümetse aynı dönemde krizi kontrol edemeyerek bu gün milletimize ödetmeye başlamıştır .!
Endişemiz odur ki ; Doğru Ekonomik tedbirler uygulanarak , daha önemlisi "bir musibet bin nasihatten evladır " anlayışı ile ders çıkarmaz ve gerekli tedbirleri almazsak , aynı krizlere tekrar tekrar yaşarız. Şimdi ders alma ve çalışma zamanıdır .
Not : Aslında bu yazıyı sabah Ankara´da aracımızın deposuna aldığımız 59 litre mazota ödediğimiz 389 TL ücreti yazacaktım. Litresi 6,7 TL´den mazot almanın dayanılmaz durumunu ( vatandaş adına ) ..